Gündem arşivimde biriken konular var. Bir kısmını paylaşayım.

Geçtiğimiz günlerde Türkiye İstatistik Kurumu, 2012 Nüfus Sayımı Sonuçlarını açıklamıştı

2011 yılında toplam nüfusu 225 bin olan İnegöl?ün 2012 nüfusu 5 bin artarak 230 bine ulaşmış.

Nüfusumuz artıyor. Bunu biliyoruz. Ancak bildiğimiz başka bir gerçek daha var: Artan nüfusla birlikte İnegöl?ün sorunları da artıyor.

Nüfusumuza dair diğer bir kötü gelişme de: İnegöl nüfusunun yaşlanmaya başlaması.

İnegöl?ün yüzde 49?u 30 yaş altında iken; geri kalanı 30 yaşın üstünde. Bu şu anlama geliyor: İnegöl nüfusu yaşlanma eğilimine girmiş bulunuyor.

İnegöl?ün ekonomik gücü arttıkça, çocuk sayısında da azalma görülüyor. Gelecek için iyi bir gelişme değil bu. Anlaşılan çocuk sayısı konusunda İnegöl, Başbakanı dinlemiyor.

İNEGÖL TARIM KENTİ Mİ, SANAYİ KENTİ Mİ?

Sizce, İnegöl sanayi kenti mi? Mobilya kenti mi? Turizm kenti mi? Tarım kenti mi?

Bir zamanlar İnegöl tarım kenti idi. OSB yatırımı ile sanayi kenti oldu. Özellikle 80?lı yıllardan itibaren mobilyası ile ön plana çıkmaya başladı. Tarih ve turizm geri planda kalırken, sanayinin gelişmesi ile tarım da iyice geriye düştü.

İnegöl ovası biterken, betonlaşma ve sanayileşme İnegöl ovasını işgal etti.

Ancak her şeye rağmen İnegöl?ün çok ciddi bir tarım potansiyeli var.

Ayçekirdeği, kiraz, çilek, patates, pancar,elma,armut,seftali üretimi ile İnegöl tarımı ayakta kalma savaşı veriyor.

Geçtiğimiz günlerde, İnegöl Ziraat Odası Başkanı Sezayi Çelik, İnegöl tarımının 2012 yılını değerlendirmişti.

Başkan Çelik?in de açıkladığı gibi , İnegöl çiftçisi geçtiğimiz yılda beklentilerini karşılayamadı.

Çiftçimizin Tarım Kredi Kooperatifleri?ne ve Ziraat Bankası?na yüksek miktarda borcu var.

Çiftçimizin arazisi bankaların işgali altında adeta.

İnegöl tarımında çok ciddi bir moral ve motivasyon kaybı yaşanıyor.

İnegöl?de tarımla uğraşmanın, ekonomik olmadığını düşünenlerin sayısı her geçen gün artıyor.

Aslında bu sorun sadece İnegöl?ü değil, tüm ülkeyi ilgilendiren bir sorun.

Daha sağlıklı ve verimli tarım politikalarına ihtiyaç var.

Çağdaş üretim ve Pazarlama konusunda çiftçimizin yetiştirilmesi ve desteklenmesi gerekiyor.

BURSA?NIN HAVASI EN KİRLİ İLÇESİ

Lodos sebebi ile son günlerde İnegöl havası daha temiz.

Ancak bizim sürekli gündeme getirdiğimiz bir gerçek var: İnegöl?ün havası temiz değil.

Geçtiğimiz hafta bu gerçeği bir resmi ağız da onayladı.

Çevre ve Şehircilik Bursa İl Müdürü Eyüp Gül, hava kirliliğinin Bursa?yı tehdit ettiğini belirtti ve en fazla hava kirliliğinin İnegöl?de görüldüğünü açıkladı.

OSB?mi sebep oluyor?

Mobilya sanayi mi sebep oluyor ?

Konutlardaki yakıtlar mı sebep oluyor?

Araçların egsoz salımımı sebep oluyor?

Bunlar tartışılır?

İster bu kirliliğe fiziki sebepler bulalım, ister sosyal?

Her ne sebep olursa olsun, İnegöl?ün geleceğini konuşurken, temiz bir İnegöl, tüm hedeflerin önünde olmalı.