Kuvvetli kasırgalar,sıcak hava dalgaları,orman yangınları,seller,kuraklık bize iklim değişikliğinin kapıda olduğunun en güzel göstergeleri gibi geliyor.Bu konuda uzman olmaya gerek yok.Kuruyan göller,azalan akarsular,kuruyan dereler bizi iklim krizinin yakınımızda olduğunun sinyallerini veriyor.

Felaket tellallığı yapmak istemiyorum ama bu konunun dünyanın birinci gündemi olması gerektiğine inananlardanım. Televizyonlardan felaket haberlerini duydukça kaygılanmamak elde değil.

Dünyanın gelecek süreçteki en çetin konusunun iklim değişikliği olacağı aşikar.

Uzmanlara göre iklim krizinin temel nedeni küresel ısıtma. Günlük hayatımızda farklı amaçlar için kullandığımız fosil yakıtlar, tüketildikten sonra dünya atmosferinin etrafında bir sera gazı katmanı oluşturuyor. Bu katman yeryüzüne ulaşan güneş ışınlarının dünyadan geri sekip uzaya dönmesine engel olarak ısıyı hapsediyor.

Böylece atmosfere salınan sera gazı birikimlerinin hızla artması sonucunda doğal sera etkisi kuvvetlenir. Bunun sonucunda da doğada çeşitli değişiklikler olur. Özellikle buzulların erimesi ve aşırı sıcaklık artışı görülebilir. Bunun yanı sıra deniz seviyesinde azalma ve bitki örtüsü değişiklikleri de meydana gelebilir. Bunu ben söylemiyorum.Uzmanlar söylüyor.Aynen de öyle oluyor.

15 Hazirandan bu yana ilçemizde kayda değer bir yağış görülmedi.Bu kuraklığın işareti değil mi?Karadeniz bölgesinde ise her yeri seller basmadı mı?Bastı elbette.Ama bizler hala iklim krizinin sinyallerini toplum olarak anlamış değiliz.

Bazı özel okullar bu konudaki duyarlılığını dile getirmeye başladı.Bunlar sevindirici haberler.Bu konudaki duyarlı insanlarımızı ve yöneticilerimizi yürekten kutluyorum.

İklim krizinden en çok etkilenecek ülkelerin başında geliyoruz.Aş gibi,iş gibi iklim krizi de gündemimizin birinci sırasında yer almalı diye düşünüyorum.

Hatta yetkilileri bu konuda duyarlı olmaya çağırıyorum.Yoksa gelecek kuşaklar,torunlarımız bunun acısını kötü hissedecekler.Bence ülkemizin ve dünya ülkelerinin iklim krizi eylem planı olmalı.

18 Mart 2009 yılında yayınlan bir makalede uzmanların ülkemizle ilgili iklim değişikliğinin öngörülerini aynen aktarıyorum:

'' Eğer önlem alınmazsa 2030 yılından sonra sıcaklıklar hızla artış gösterecek.

Akdeniz havzasında bulunması nedeniyle bu durumdan fazlasıyla etkilenen Türkiye'de kuraklık artacak ve su sıkıntısı çekilecektir.

Ekosistem tamamen bozulacak ve canlılar yok olacaktır. (YARIN DEVAM EDECEK9