Hani bir söz var 'Allah beterinden korusun.' 2 Kasım 2020'de saat 14:52 de İzmir'de bazı kaynaklara göre 6,6 bazı kaynaklar göre de 6,9 şiddetinde merkez üssü Seferihisar açıkları olan bir deprem oldu. Depremin merkez üssünün İzmir'e 70 km uzaklıkta olduğu açıklandı. Depremin merkez üssünün İzmir'e bu kadar uzak olmasına rağmen, İzmir'de çok yıkıcı etkiler bıraktı.

İzmir mavi mavi bakışlarıyla gelinlik genç bir kız gibi salına salına Ege'yi nazar ederken kara kara bulutlar İzmir'in üzerine çöktü. Gözünü para hırsı bürümüş, inşaat tekniği bakımından bilgisi, görgüsü ve kültürü yönünden yetersiz olan cebine birkaç kuruş koyup sözüm ona müteahhit olarak ortalıkta gezen katil ruhlu insanlar ev yerine insanlara canlı canlı mezar yaptıklarını biliyor olmalarına rağmen gerçekleri görmezlikten geldiler. Sözde sağlam yapılan sözde evler, ikamet eden insanların canlı canlı mezarı oldu. Mavi mavi bakışlar, kirli ruhlar yüzünden karalara büründü, sorgusuz, sualsiz günahsız sabilerin mezarı oldu. Kirli ruhların kirli işleri yine de ümitlerin umutlarını öldüremedi. Umutların her zaman diri kalması insanların yaşam kaynağı oldu, bunu bize 91 saat sonra hayatta kalmayı başaran Ayda bebek gösterdi.

Hüzün olmazsa mutluluğun, yoksulluk olmazsa varlığın, savaş olmazsa barışın, açlık olmazsa tokluğun, susuzluk olmazsa suyun değeri yeterince kavranmıyor, zıtlıklar karşı zıttın daha anlamlı olmasını sağlıyor.

28 Yıl önce Ermenistan soykırım yaparak Azerbaycan topraklarını işgal etti, kendi malıymış gibi emperyalist güçlerin desteğiyle Azerbaycan topraklarını tepe tepe kullandı. Edebiyle ve adabıyla işgal ettiği toprakları kullanmış olsaydı insanın içi biraz daha az cız ederek yanardı ama işgalden kurtarılan yerleşim yerlerinde ki uygulamalar gösterdi ki işgal edilmiş yerler haydutça kullanılmış. Üzülerek ifade etmek gerek ki candan da daha aziz bilinen değerler çok haydutça kullanılmış. Bu haydutluk yetmemiş olacak ki bir haydutluk daha yapılarak askeri olmayan sivil yerleşim yerlerine bombalar, füzeler, misket bombaları atıldı. Bunları yapmakla Ermenistan Devletinin 93 Harbinde yaptığı haydutlukları hala devam ettirme niyetinde olduğu anlaşılıyor. Ermenistan Devletinin haydutluğuna rağmen Azerbaycan Devleti kendine yakışan insanlığa yakışan vakur bir duruş sergiledi. Bu duruş onu yüceltti ve cesur yüreklerin mücadelesi, çelik bileklerin karşı koymasıyla işgal edilmiş topraklarının azadını sağladı. Azerbaycan Devleti ne kadar yüceldiyse, Ermenistan Devleti o kadar küçüldü ve alçaldı.

İnsanlık tarihi hep şunu gösterdi, insanların malına, canına, kanına, namusuna dokunan güçler, iktidarlar ya da devletler er geç vicdanlı insanların direnciyle ya da ilahi adaletin tecellisiyle adaletsiz iktidarın gücünün yok oluşuna tarih hep şahitlik yaptı, bundan sonrada yapacak, kısacası er ya da geç hak yerini buluyor. İnsanlığın onurunu hiçe sayarak, insanlığı değirmen gibi öğüten ve insanlık değerleri üzerinde yücelmeye veya yükselmeye çalışan hiçbir devlet, hiç bir iktidar, hiçbir uygarlık, hiçbir güç tarih sahnesinde ölümüne sahiplenilerek korunmamış, korunmayacakta.

Adaletsiz, haksız ve hukuksuz sistemlerin yok oluşuna şahitlik yapan tarih sahnesi, iyiliklerin vesilesi olan mucizelerin oluşuna da şahitlik yaptı ve yapmakta. Bütün adaletsiz uygulamalara rağmen kendi ikbali ve iktidarı için güçlüden yana olan ve taraf olan da er geç bertaraf olacaktır. Hiç kimse kokuşmuş düzenin üzerinde iktidarını ve gücünü ilahi nihayete kadar sürdüremez. Kul hakkını hiçe sayan hiçbir güç ilahi nihayet ayakta kalamaz. İzmir depremi hırsız ve arsız müteahhitlerin Azerbaycan'ın zaferi hırsız ve arsız Ermenistan'ın gömülüşüne şahit olmamıza vesile oldu. Bunlar bize şunu gösterdi haktan yana taraf olan hiçbir zaman bertaraf olmayacak, hakkı tutup kaldıran mutlulukların doruk yapmasına vesile olacak. Sevinçlerin yerlerde süründüğü bir anda Ayda bebek o kadar acının içinde her şeyin bitti denildiği bir ortamda ortaya çıktı, insanlara umut oldu, ümit verdi. Karabağın işgalden kurtarılmış olması da ayrı bir mucizenin eseri oldu. İlahi kudret insanlık için bir kapıyı kapatırken yeni fırsatların doğacağı başka kapıları açıyor. Marifet yeni açılan kapılardan insanlık onuruna yakışan değerlere sahip çıkarak insanlığın yücelmesine adım atabilmek. İşte o zaman karanlık kirli ruhlar temizlenerek yerlerde sürünen sevinç duyguları, doruklara çıkmış olacak.