Çocuksunuz, hem de göçmen bir ailenin çocuğu. Başka bir ülkeden geliyorsunuz önce bir şehre yerleşiyor babanız, daha sonra bu şehir ile de yetinmeyip yaşam şartlarını belki biraz daha kolaylaştırırım diye başka bir şehre göçme gereğini hissediyor. Babanın durumu sıkıntılı, ailesini geçindirmek için gece gündüz demeden çalışıyor ama yine de çocuklarının hayallerine merhem olamıyor. Çocuk, oyunla, oyuncakla oynamak istiyor ama ne oyun oynama zamanı var ne de oyuncak alma zaman ve parası. Her gece yatmadan önce hayal ediyor, bir mucize olup yastığımın altına acaba bir oyuncak koyan biri çıkar mı diye umutla bekliyor. Her gün uyanınca ilk işi yastığının altına bakmak oluyor ancak ne yazık ki yastığının altına bir oyuncak koyan iyilik meleğini hiçbir gün bulamıyor. Hayalleri yıkılıyor ve kendi kendine söz veriyor, büyüdüğümde imkanım olduğunda, çocukları oyuncaksız bırakmayacağım. Bu söz ile yatıp kalkıyor, takdiri ilahi bu ya bu çocuğun çocukluk hayali gerçek oluyor, o bir iş insanı oluyor.

Hulusi ŞAŞMAZ Azerbaycan'dan Kars'a oradan da Muş'a göç etmiş bir ailenin çocuğu. Hulusi ŞAŞMAZ Muşta da durmuyor, Bursa'ya göç ediyor. Zor şartlar insanların daha güçlü olmasını sağlıyor, var olma mücadelesi dur durak bilmiyor, çalışıyor, çabalıyor, kabuğuna sığmıyor, kendi işini Omsa Otomotiv Aks. Yed. Par. San. ve Tic. A. Şti'yi kuruyor. Çocukluk hayallerini gerçekleştirmek için Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü ile "Oyuncaksız Çocuk, Çocuksuz Oyuncak Kalmasın' projesinin protokolünü imzalıyor. Söz konusu projenin tanıtımı Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğünün koordinesi ile bütün özel okul kurucularının ve müdürlerinin katılımıyla Sadettin Türkün Ortaokulunda yapılıyor.

Toplantıda bürokratik konuşmaların ardından, bir profesyonel mantığı ile 'Oyuncaksız Çocuk, Çocuksuz Oyuncak Kalmasın' projesinin daha kapsamlı olmasını sağlamak, insanlarda bir farkındalık oluşturmak amacıyla hazırlanan animasyon filmi salonda bulunanlara izletiliyor. Animasyon filmi sonunda, yapılan çalışmalar coşkuyla alkışlanıyor daha sonra mikrofona Hulusi ŞAŞMAZ geçiyor.

Hulusi ŞAŞMAZ, duruşuyla, konuşmalarıyla salona bir sinerji veriyor, bu zamana kadar yaptıklarını ve yapmak istediklerini paylaşıyor, konuşmasını çocukluk hayallerinin üzerine kuruyor. 'Çocuk saf, çocuk temiz, çocuk barışsever, çocuk günahsız, çocuk paylaşmayı seven varlık. Büyüdükçe, çevrenin ve yanlış eğitimin etkisiyle bu duyguları yok oluyor.' Bu duygular içinde başlıyor anlatmaya Hulusi ŞAŞMAZ: 'Çocukluğumda oyuncağım yoktu, birileri çıksa da oyuncaksız çocuklara oyuncak dağıtsa, diye düşünürdüm. Allah bana bir fırsat verdi ve iş insanı oldum. İşimde kazandıklarımı çocukluk hayallerimi gerçekleştirmek için hayallerimin peşinden koşmak için harcamaya karar verdim. Bu organizasyonu düzenli yapmak, çocuklarda bir hayal, bir heyecan oluşturmak adına oyuncak karavanı yaptırdım. Oyuncakları bu karavan marifetiyle ülkemizin en ücra köşelerine kadar giderek dağıtıyorum. Bu zamana kadar tarım işçilerinin çocuklarına ve çeşitli rehabilitasyon merkezlerinde ki çocuklara oyuncaklar dağıttım. Kötülükleri yok edemezsiniz ama iyilikleri çoğaltabilirsiniz, iyilik bulaşıcıdır' diyor.

İyilik hareketinin dalga dalga büyümesini sağlamak için geliştirilen proje ile sahipsiz oyuncakları sahiplendirmek gerek. Herkesin evinin bir köşesinde sahibini bekleyen birçok oyuncağın olduğu herkes tarafından bilinen bir gerçek. Amacına hizmet etmeyen her oyuncağı yetim, garip ve öksüz nitelemek yerinde bir yaklaşım olacaktır. Bu amaçla yetim, garip ve öksüz oyuncakları sahiplendirmek için okullar bazında bir kampanya düzenlenmesi amaçlanmakta.

Kullanılmayan oyuncaklar okul müdürlükleri marifetiyle bir kampanya çerçevesinde toplanacak. Toplanan oyuncakların kargo giderleri 'Oyuncaksız Çocuk, Çocuksuz Oyuncak Kalmasın' projesinin organizasyonunu yapan komiteye ait olacak. Oyuncaklar bir merkezde toplanacak, toplanan oyuncaklar yeniden gözden geçirilecek, paketlenecek, ihtiyaç sahibi çocuklara dağıtılacak. Toplanan oyuncaklar 'Oyuncakçı Hulusi Abi' karavanına konulacak ve dağıtımı yapılacak. İyilik hareketi ve çocukların hayallerine dokunmak çok insancıl bir yaklaşım. Veren el olmak, üretmek hayallere dokunmak. 'Oyuncaksız Çocuk, Çocuksuz Oyuncak Kalmasın' projesi iyilik yağmurlarının habercisi değil mi? O halde evlerimizde kullanmadığımız oyuncakları sahipsiz bırakmayalım.