13. maç ve 7. beraberlik. Şu an itibariyle ligin en fazla berabere kalan takımı İnegölspor. Lider Gümüşhane'nin 14, Play-Off potasının en alt sırasındaki Hatayspor'un 2 puan gerisinde. Puan olarak yakın olsa da performans olarak ne yazık ki Play-Off'un epey uzağında.

İnegölspor'u geçmiş maçlara nazaran biraz daha diri ve önde baskı yapma çabası içinde gördük. Hacı Mustafa'nın yaptığı top kaybında gelen Niğde Belediyespor golünden sonra oyun, İnegölspor'un kontrolü altına girdi. Ancak 90. dakikaya kadar oyunun kontrolü İnegölspor'da olsa da gol son dakikada adeta hakemin taraftarın baskısı altında kalıp "şapkadan tavşan çıkarması" sonucu bir penaltıdan geldi.

Tüm hücum planlarını kanatlara yığmış bir takımsanız rakip ceza sahasında en az 3 oyuncu sokmanız gerekir. 4-2-3-1 sisteminde oynayan İnegölspor'da, hücumların %70'inin sağ kanattan yapıldığını düşündüğümüzde forvet, sol ön oyuncusu ve forvet arkası muhakkak ceza sahasında olmalı. İkili orta sahadan biri de ceza yayı çevresinde pozisyon almalı. Böyle olmayınca, üstelik forvetinde kanat orjinli oyuncu oynayınca hem gelen ortaları İnegölspor oyuncusuyla buluşturmak hem de akın sürekliliği sağlamak imkansız hale geliyor.

Niğde Belediyespor planlı bir takım. Saha yerleşimi konusunda iyiler. Kazandıkları topları da hızlı bir şekilde öne taşıyıp etkili olabiliyorlar. Üstelik kısa sürede hızlı bir şekilde hücumda çoğalabiliyorlar. Attıkları gol de bir kontratak golüydü. Maçın geneline baktığımızda da 3-4 çok net gol pozisyonunda kaleci Hamdi Tevfik'i geçemediler.

Bireysel performanslara baktığımızda İnegölspor Hamdi Tevfik'e dua etsin. 3 tane yüzde yüzlük gol pozisyonunu çıkardı ve İnegölspor'u maçta tutan isim oldu. Lider Koç sahadaki oyuncular arasında en fazla tribün ve kulübe tepkisi alan oyuncu.Büyük bir özgüven problemi yaşadığı aşikar olsa da Lider'i savunmak veya korumak amacında değilim. Performansı, geçen senenin çok gerisinde. Ancak bu maçta oyunun tamamında rakip yarı alandaydı. Sahanın en fazla mesafe kat eden oyuncusuydu. Yaptığı ve hücum oyuncularının değerlendiremediği çok net 2-3 orta değil, birkaç basit pozisyonda topu İnegölspor'lu oyuncularla buluşturamaması taraftarların aklında kaldı. Sol bek Recep'ten 13 maçta görülen hücum katkısını tek bir maçta yapan Lider'e özellikle teknik heyetin bu kadar yüklenmesi bana çok mantıklı ve normal gelmedi.

GÜVENÇ KURTAR'AMAZ

Osman Özdemir'in görevden alınmasını doğru bir karar olarak değerlendiriyorum. İsmail Güldüren'in de "Pazartesi gününden sonra kulüple bir bağlantım kalmayacak." açıklaması da yani bir nevi istifası da mevcut kadroyu kuran kişi olarak sorumluluğu üzerine alması da mantıklı. İsmail Güldüren'in getirdiği birkaç futbolcu da devre arası takımdan ayrılabilir.

Güvenç Kurtar, önemli kariyere sahip ama son yıllarda tıpkı Osman Özdemir gibi, Serhat Güller gibi kariyeri düşüşe geçmiş bir isim. Bir manada "ununu elemiş, eleğini asmış". Çok fazla "Ben bu takımı üst lige taşıyayım, başarılı olup ismimi tekrar duyurayım" düşüncesinde olacağı kanaatinde değilim. Olası birkaç kötü sonuçtan sonra Güvenç Kurtar'la da tazminat karşılığı yolların ayrılması, İnegölspor'u mali açıdan zor duruma düşürebilir. İnegölspor için en hayırlısı neyse o olsun.