Zatına layık şekilde Hamdu Sena Allah'a, sınırsız salat ve selam Yüce Resulullah'a

Hukuk; hakların ve adaletin yerine getirilmesini sağlayan bir bilimdir. Bu tanım herkesin kabul ettiği bir tanımdır. Ancak hak kavramını tanımlayınız dendiğinde kişilerin veya milletlerin farklı tanımlamalarına başvurduğunu görüyoruz.

Her devlet kendine ait hak ve adalet tanımı yapıyor. Bu kendi güvenliğini temin için başvurulan bir uygulamadır.

HAK NEDİR?

Hak; kişilerin görev ve sorumluluklarını yapabilmeleri için kendilerine verilen imkan veya dayanaktır. Sırtımıza yüklenen yükü taşıyabilmemiz için bize verilen bir baston gibidir. Ve biz taşıdıklarımızdan yani sahip olduklarımızdan hesaba çekileceğiz.

Ayeti Kerimede "sonra mutlak surette o gün sahip olduğunuz nimetlerden hesap sorulacaktır" buyrulur.

Görev ve sorumluluğumuzda olmayan bir haktan sorumlu tutulmayacağız.

Ya üzerimize vazife olmayan şeylere müdahale etmeye kalkarsak, ya yapmamız gerekirken yapmadıklarımızdan nasıl hesabımız olacak?

Vazifemiz yani görev ve sorumluluğumuzun olmadığı alanlarda ahkam kesmek hak tanımının dışında olan bir fiildir. Bir yükün altına el atmadan, bir fikir, bir ekmek ya da destek vermeden o konu üzerinde hakkımız olmayacaktır.

Hak için önce hizmet etmek lazımdır. Sen bir mevzuda yardım etmiyor, destek olmuyor ve vazife almıyorsun ama hak sahibiymiş gibi eleştiriyorsun.

Bu gün ABD. ve Rusya gibi devletler Ortadoğu coğrafyasında söz sahibiymiş gibi konuşuyorlar. Sizin buraya hangi konularda hizmetiniz olmuştur, hangi problemi dert edinmişsiniz ki burada yaşananlar bir hukuksuzluk diyebiliyorsunuz. Hukuksuzluk demeniz için bir hakkınız olması icap eder. Hak ise görev ve sorumluluk demektir.

Elbette ki bir yerde zulüm olduğunda birilerinin hayır bu olmaz, bu zulmü kabul edemeyiz demesi gayet tabidir. Ama bunu bir hak üzerinden yapmak gerekir. İman kardeşliği gibi...

Bir kardeş olarak üzerimize düşen ilk vazife sloganlarla meydanlara yürümekten mi ? yoksa bu kardeşliğin icabı olan yardım ve muhabbetin gereklerini yerine getirmek mi?

İLK EMİR: NAMAZ VE İNFAKTIR

Kuran-ı Kerim baştan itibaren açılıp okunduğunda ilk emir Bakara suresi 3. Ayettedir. "Onlar gayba iman ederler, namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan infak ederler" ayeti namazı ve infakı emreder.

Namaz imanımıza kuvvet aşısıdır. Rabbimize yakınlığımız, O'nun huzurundan aldığımız güçle kurulur. İnfak ise Ümmeti Muhammed'in derdine ortak olmaktır.

Bu ortaklığa vesile olmak onların başı sıkıştığında yanında olmakla bir 'hak' oluşur. Bu hakla söyleyecek sözümüz, atılacak hamlelerimiz olabilir.

Hak, ancak görev ve sorumluluk almakla güç katar. Ümmetin derdiyle dertlenmek gerekir. Yardım ve hizmet ehli olmak gerekir. Hiçbir sorumluluk almayıp almadan, hak sahibiymiş gibi geçinmek adaletsizliktir.

Muhabbetle kalın..