İsmail Nalbant hocam, "Hadi dağlara" dedi,"Su doldurup hayvanlara ekmek götürelim." İcabet etmek farz oldu davete.

Yüklendik su damacanalarını, emektar Lada.Vurduk yollara. Çeltikçi ,Cerrah,Turgutalp,Fevziye Elmaçayır geçilerek Kaldırak Odun Deposuna ,Frenk Yatağına, Paşaçayırına bırakarak, yanımızda getirdiğimiz ekmek ve diğer yiyecekleri, kısa molalarla bir kaç kilometre yürüyüş.

Eşsiz dağ havası.Akan suyun uğultusu. Köpükleri...

Bir kaç el ateş ettik sağa sola, hayvanları uyandırmak için.Hafta içinde katledilen tilkilerin dostları, buyursun diye sofralarına..

Yukarılara çıktıkça keskinleşti aldığımız nefesler.Soğuktu.Üşüyorduk.

Su başında durduk, doldururken dağları yaran saf katıksız suyu bidonlara, elimize çarpan soğuğun şiddetini azaltmak için sigaramızı parmaklarımızın arasında, ateşini hissedene kadar tuttuk.Üşüdü ellerimiz.Sıcaktı yüreğimiz hala.

Bizlere ekmek ve diğer ürünlerin tedariğinde yardımcı olan, İnegöl Sofram Ekmek Fırını, Cerrah Ekmek Fırını, Alanyurt Başak Ekmek fırını ve Simitci Dünyası İnegöl Şubesi'ne, Ayhan Uslu kardeşimize de teşekkürü borç biliriz.

Keyifli bir akşam üstünden tüm dostlara selam olsun!

SEVGİ DE YETMİYORMUŞ...

Hani Ecevit ölürken Ahu'ya; "İşin garibi ne biliyor musun, hayatımda başıma gelen en güzel şey bu. Ölüyorum ve sen yanımdasın." demişti.

Hani Ezel yeniden Eyşan'ı gördüğünde dengesini kaybetmişti. Hani Ramiz dayı, herkesi yenebilirim ama seni yenemiyorum deyip Selma'nın kapısında diz çökmüştü.

Hani Keje, Eşkıya'yı tekrar görene kadar 35 yıl tek kelime konuşmamıştı. Hani İzzet Günay, Türkan Şoray'a: "Sevgi de yetmiyormuş, çok eskiden rastlaşacaktık." demişti.

Hani Savcı Esra, Behzat Komiser'e: "Mutsuz olalım, ne var? Biz de mutsuz olalım. Ben seninle mutsuzluğa da varım." demişti.

Hani Bilal Ahu'ya: "Ahu'm, sen anlamadın. Ben sana gelemem ki yaram var diye. Benim yaram sensin." demişti. Hani Mecnun Leyla'nın öldüğünü öğrendikten sonra bahçede ağlayarak kürekle çukur açmaya çabalarken "Baba beni göm buraya." diye yalvarmıştı.

Hani Bekir, "Herkesin inandığı bir şey var bu ...... ....... hayatında. Benim ki de sensin, n'apıyım?" demişti. Hani Mecnun yolun ortasında Leyla'ya sevdiğini haykırırken Leyla da; "Ben de seni seviyorum ulan!" demişti. Hani Eylül veda mektubunda Yavuz'a; "Belki bir gün bir şiirin içinde rastlaşırız seninle." demişti. Hani Harun, Eda'ya; "Ona 2 defa şans verdin bana 1 defa şans vermedin." demişti. Hani Savcı Esra, Behzat Komisere; "Dünyanın ekseni kaydı Behzat, 12 cm yerinden oynadı. Sen bana 1 cm bile yaklaşmadın." demişti Hani Gizem, Metin'e; "Cebimde bir tek 'hoşçakal' yoktu sana, ben uyurken koymuşsun cebime. Hoşçakal.." demişti.