Ve sen; Gülcem
Kalbimde ki asma köprü
Damarlarıma kancalı
Kırk düğümle bağlısın!
Üzerinde kılcal tahtalar
Kestirme yollarım hep sana!
Hiç düşmedim ki üstünden
Ay yeşil gözlerine yürürken
Derin karmakarışık vadiler!
Irmakların sesimde akarken
İp ince derin bir tefekkürdeyim!
Ve sen; Gülcem
Ruhumda ki derin bir yara
Bir kez dahi kabuk bağlasa!
Derin bir sızıyla inciniyorum
Dönme dolabın benim, etrafında
Sensizliği sessiz yudumlarken
Mutluluğumu geri ver bana!
Ilık bir güneş yakıyor içimi
Yeni bir güne ve hayale merhaba!
Ey toprakta biten sensiz gözlerim!
Elbet bir gün düşeceksin gönül yurduma...