Facebook sahifelerinde dolanırken karşılaştığı bu tür cins kafa üretimi cümleleri severdi. Basit, sıradan, herkesin söyleyebileceğini sandığımız cümleler bunlar. Bir anda zihnin orta yerinde beliren ve dudaklardan döküldüğünde insanın hoşuna giden böyle cümleleri biriktirirdi.
"Kimse 2016 da kalmadı değil mi?" "Nasıl başlarsan, öyle gidermiş" derler ya... Bazı akıllılar da yazmışlar "Ben yolda girdim 2017'ye... Ne yani, bu sene hep yollarda mıyım?"
Hafif bir tebessüm ile devam ediyoruz sayfaları kaydırmaya. Ölüm haberleri, kaza haberleri ve nihayet memleketimizde bir iç savaş görüntüsü vermeye çalışan malum çevrelerin düzenledikleri terör eylemleri. Biz lanetlemekten bıktık, onlar masum insan kanı dökmekten, mazlum bir milleti yıldırma çabalarından yılmadılar.
Milletimiz de biliyor ve bileniyor teröre. Onlar vurdukça millet neden bir araya gelmesi gerektiğini bir kez daha anlıyordu. Saldırılar uluslararasıdır. Çeşit çeşit terör eylemleri, bireysel, toplu, stratejik...
"Bunu planlayanından icra eden her bir zalimine kadar, acep bunlar insan mıdır?" sorusunu sormak çok saçma geliyor. Hatta bazıları "oğlum bu adamlar hem yapar/yaptırır bir de senden benden fazla insan hakları savunucusu kesilir başımıza." "El hak, doğrudur. Tezatlar çağının çelişkiler dünyasında, yaşıyorum" diyorsan bunlara fazla şaşırmayacaksın.
Terörist sadece bir "iş" yapmış oluyor. Kimi, niye, niçin, nerede öldürdüğünün önemi yok. Kendisine havale edilen işi "el becerisiyle(!)" yapmış oluyor. Ancak biz, hakiki inanç sahibi Müslümanlar olarak, şuna inanıyoruz. Bu dünyada o zalimlere verilecek hiç bir ceza, canını yakmaz onların. Kahhar olan Rabbimin tutuşturduğu alevli ateş, masumların kafasına sıkan zalimleri ebedi olarak ağırlayacaktır.
2017'den hayırlar güzellikler bekleyenler daha ilk dakikalarda hayal kırıklığına uğradılar. Bunlar, boş temenniler değil elbette. Rabbimizden hayır umar, hayırlı sonuçlar bekleriz. Başa gelene de derin bir sabır gösterir yapılması gerekeni de yaparız, yapmalıyız.
Bazen insanın içinde deli deli fikirler dolaşıyor. Bizim ülkemize bunları yapanları, perde arkasında olanları, herkes biliyor. Neden gidip adamın karşısına dikilmiyoruz? Neden, adam ol!" demiyoruz. Parmaklarını (kiralık örgütleri) sokuyorsun ülkemize. Parmaklarınla işler yapıyorsun. Biliyoruz elin sahibi sensin. Şimdi günaha bulaşan parmaklarını kıracağım, diyemiyoruz.
Biz de ülkemizde yaptıklarını, onların ülkelerinde yapalım, diyesimiz geliyor. Lakin inancımız; günahsız, masum insanların kanına bulaşmamıza izin vermiyor. Kirli bir savaşta, kirlenmeden nasıl mücadele ediliri göstermek zorundayız. Hukuk içinde kalıp mücadelemizi yasalar dahilinde götürmemiz gerekiyor ülke olarak.
En büyük silahımız direnişimiz, sabrımızdır. Kışkırtmalara gelmeden, birbirimize düşmeden, liderin peşinde, onun etrafında, onun işaretine bakarak bu günleri atlatacağız. Hele hele böyle, hükümetin ve liderin aleyhinde cümleler kurup "sen şöyle şöyle yaptın da ondan başımıza bunlar geliyor" gibi bir cümleyi asla sarf etmeden, sabırla devam etmeliyiz.
Bugüne kadar yapılanlar doğru olmasaydı, bunlar başımıza gelmezdi. Artık gizli bir şey kalmadı. Yapanlar bilinmiyor gibi olsa da terörün yolu yönü belli. Bunca farklı dili kullanan, bunca değişik meşrebe sahip olan tüm vatandaşlar olarak farklılıkları dondurup birlik olduğumuz konuları konuşalım.
Milletimizin başı sağ olsun, yeni yılımız milletimize hayırlı olsun. Özelde Müslüman ülkeleri genelde dünya milletleri batının bu iki yüzlü politikalarından bıkmıştır. Terör üreten zihniyetler yerine adalet dağıtan sistem gelmesi için çok çalışmalıyız millet.