İnsan; Yüce Allah tarafından en güzel kıvamda, en mükemmel donanımlarla yaratılmış bir varlıktır. İnsana akıl ve irade gibi paha biçilmez nimetleri lütfeden Allah (cc) onu sıhhat, afiyet, mülk, servet, eş ve evlat gibisayısız nimetlerle kuşatmıştır

Şüphesiz; insana verilen bu sayısız nimetlerin en önemlilerinden biri de gençliktir. Fani dünya hayatı, Cenab-ı Hakk'ın takdir buyurduğu üzere bir intizam dahilindeakıp gitmektedir. İnsanın bu yolculuğundakategorik olarak -Allah ömür ve imkan verir ise- çocukluk, gençlik ve yaşlılık/olgunluk olmak üzere üç dönemi vardır.

İnsan hayatının en önemli, en kritik dönemi gençlik dönemidir. Gençlik, hemen her yönden gelişme ve olgunlaşmanın yaşandığı, bazen de uyumsuzlukların kendini gösterdiği bir dönemdir. İnsan, tahsilinden terbiyeye vb. birçok değeri bu dönemde kazanır, yuvasını bu dönemde kurar. Ayrıca gençlik çağının başı olan ergenlik, dini açıdan sorumluluğumuzun da başladığı dönemdir.

Ne var kigençlik döneminin ibadetle geçirilmesi ve günahlardan uzak durulması kolay değildir. Bunun için de gençlik dönemlerinde yapılan ibadetler daha değerlidir. Hz. Peygamberimiz (sav) kıyamet gününde Allah'ın arşının gölgesinde gölgelenebilecek arasında, yedi sınıf insanı sayarken adil yöneticilerden sonra Rabbi'ne ibadet ederek yetişen gençleride sayarak, gençken dini yaşamanın önemine işaret etmiştir.

Gençlik enerjisini Allah'a kulluk ve insanlığa hizmet uğrunda kullanmak büyük bir erdemdir.Nemrud'a ve onun kavmine karşı çıkan Hz. İbrahim (as), bir gençtir. Hz. Yusuf (as) da, genç çağda Mısır'da, önemli sorumlulukların kendisine emanet edildiği bir şahsiyettir.

Hz. Peygamber'e(as), genç yaşta el-Emin denilmiş vetebliğe başladığı ilk andan itibaren kadın-erkek, genç-ihtiyar, zengin-fakir, hür-köle ayırımı yapmaksızın tüm insanları İslam'a davet etmiştir.Genç yaşta İslam'ı kabul edenlerden Hz. Ali, 10 yaşında Müslüman olmuştur. Zeyd b. Harise 15, Abdullah b. Mes'ud ve Zübeyr b. Avvam 16, Talha b. Ubeydullah, Abdurrahman b. Avf, Sa'd b. Ebi Vakkas 17, Mus'ab b. Umeyr 18-20, Abdullah b. Ömer 13 yaşında ve daha niceleri bu kervana katılan talihli gençlerdendir.

Hz. Peygamber (sav) Vahiy katiplerini genellikle gençler arasından seçmiş, gençlerin fetva vermesine müsaade etmiş, gençlerden öğretmenler tayin etmiş,ordulara komutan tayin etmiş, çoğu savaşlarda sancağı bizzat kendisi gençlere vermiştir. Örneğin18 yaşlarında olan Üsame b. Zeyd'i Suriye'ye gönderdiği orduya komutan tayin etmiş, Tebük seferinde sancağı Zeyd b. Sabit'e, Bedir'de Hz. Ali'ye, vermiştir. Bu güzel örnekleri görerek yetişen çocuk sahabiler, tarihin kaydettiği en mükemmel ahlaka sahip tertemiz bir nesli oluşturmuşlardır.

Gençler Hz. Peygamber'in çevresine, arkadaşlarına bağlılığını, ashabına olan şefkat ve merhametini, dostluğa verdiği önemi, güvenirliliğini, doğruluğunu,hakşinas bir şahsiyet oluşunu kendilerine örnek almalıdırlar. Aynı zamanda Sahabe'nin de Hz. Peygamber'e bağlılığını, O'nu sevmesini, O'na itaatini örnek almalıdırlar. Onun hayatı gençlere, kimliklerini oluşturmada rol model olarak sunulmalıdır.

Gençlere Hz. Peygamber'i anlatanlar da, O'nun ahlakını yaşamalıdırlar. Çünkü gençler, Hz. Peygamber'i yetişkinler vasıtasıyla tanıyacaklardır.

Hülasa çocuklar ve gençler; istikbalin söz sahibi, geleceğin teminatı, toplumların umut kaynağıdır. Çocuklar, gençler ve anne-babalar olarak karşılıklı hak ve görevlerimizi bilmeli ve bu konuda hassasiyet göstermeliyiz.Cenab-ı Hakk nefsimizi ve neslimizi her türlü kötülükten muhafaza buyursun. Tertemiz hayırlı bir gençlik temennisiyle!

E. Mehmet SOYLU / Mudanya Müftüsü

RAMAZAN SORUSU: Şeker hastalarının uyguladıkları insülin iğnesi orucu bozar mı?

Ağrı dindirmek, tedavi etmek, vücudun direncini artırmak, gıda vermek gibi amaçlarla enjeksiyon yapılmaktadır. Gıda ve keyif verici olmayan enjeksiyonlar, yemek ve içmek anlamına gelmediklerinden orucu bozmazlar. Ancak gıda ve/veya keyif verici enjeksiyonlar orucu bozar (DİYK 22. 09. 2005 tarihli karar). Şeker hastalarının kullandıkları insüliniğnesi bu nitelikte olmadığı için orucu bozmaz.