Gün seher vaktinde idi. Eriyen karlardan sonra sokakları temizleme görevi ile gökyüzünden damla damla inen berrak yağmur taneleri, getirdiği selamlarla kara toprağın bağrına ok gibi saplanıyordu. Huzura davet eden ezanın nağmelerine kulak vermiş bir genç, ders çalışmak için seherden de erken uyanmıştı.

Nihayet lise son sınıfa gelmiş, sıkıntılı ve stresli üniversite sınavı yaklaştıkça yaklaşmıştı. Böyle bir zamanda ders çalışmamak çok saçma olurdu sorumluluk duygusuna sahip öğrenciler için. Uykunun verdiği mahmurluğu gözlerinden kovmak maksadıyla yüzünü yıkadı. "Hazır buraya gelmişken bir de abdest alayım" diye geçirdi içinden.

Tüm hazırlıkları geride bırakıp test kitaplarından Türkçeye geçmiş, ufak bir paragraf testi çözmeye niyetlenmişti. Tam o sırada edebiyat öğretmeninden bir mesaj geldi sınıf grubuna. Mesajda şu yazıyordu: "Büyük bir sınavın uzun fakat kolay paragraf sorusu. Hepimize kopya verilmiş... Mesajın üstünde "Kimler Şeytanın Vesvesesini Ayırt Edebilir" &"Prof. Dr. Halis Aydemir" açıklamalarıyla kısa bir video yer alıyordu. Mesajın altında ise "Regaip Kandiliniz mübarek olsun gençler" notu düşülmüştü.

Paragraf sorularına başlamadan önce mesaja cevap verdi delikanlı: "Sizin de kandiliniz mübarek olsun hocam." Bu ani mesajdan şok memnun olan hocası "Teşekkürler uyanık adam..." mesajıyla karşılık verdi. Delikanlı "uyanık adam" tabirinden daha geniş anlamlar yakaladı. "Allah sesleniyor!" diye o anda okunan ezana işaret etti... Sonra Türkçe soru bankasından paragraf çözmek yerine sesli paragraf olarak gönderilen kısa videoyu dinledi.

Saçları kulak memelerini dışarıda bırakacak kadar uzun ve gür, hafif kirli sakallı, ceketi kravatı ile belli bir uyumla hoş duran konuşmacının 3.23 dakikalık videosunu dinlemeye başladı. Uzun parmaklarıyla anlatımına katkı sağlayan elleri de dikkatini çekmişti.

"Cenab-ı Allah dedi ki" deyip arapça kelimelerin telaffuzu arkasından Türkçesini söyledikten sonra yorum yapıyordu gerekli yerlerde. "İyi davranış kötü davranış eşit değil ama sen en güzeliyle karşılık ver. Adam kötülük yapmış, iyi karşılık vermek gibi ekstra bir davranış, üst bir davranış biçiminden söz ediliyor. Nasıl olacak ki bu? "Aranızda düşmanlık bulunan kişi ile birden candan dost oluvermişsiniz." Bunu dedikten sonra Cenabı Hak, şu ayeti zikreder. "Şeytan gelip her defasında seni kışkırttığında Allah'a sığın."

Ya Rabbi şeytanın gelip gelmediğini bilsem, ben sana sığınacağım ama... Ne zaman geliyor, onu ayırt edemiyorum ki ben . Paragraf soruları çözecek genç düşündü. Hakikaten şeytan ne zaman zihninin ya da gönlünün duvarlarını tıklıyor. Bugüne kadar belki de şeytanla hiç karşılaşmamıştı. Her zaman kendi özgür iradesiyle karar vermiş ve istemişti her şeyi.

"Şeytan muttakilerin/Allah'a karşı gelmekten ciddiyetle sakınanların etrafında dolaşır. Yani sağından solundan arkasından önünden konuştuğunda onlar farkına varırlar. Müttakiler şeytanın gelişini tespit ederler.Dolayısıyla takva (Allah'tan sakınmak), istihaze öncesi bir alt yapıdır.

Bizim günlük hayatımızda da var. Mesela "bir üst ders" deriz. Bu dersi alabilmen için alttan şu dersleri almış olman lazım. Allah ile iletişim biçimleri de katman katmandır. İstihaze, üst bir ilişki biçimidir. Bunun aklına gelmesi ve o anda kullanabilmen bile Cenabı Allah'ın sana bunu açması, altta takva potansiyelin olması lazım. Takva potansiyeli yoksa yani Cenabı Allahı hiç gözetmeyen, emirlerine dikkat etmeyen, yasaklarını umursamayan bir adamsan... Şeytan gelince "Ya Rabbi, beni koru!..." Makas o kadar açık ki... Cenabı Hak der ki adeta: "Sen zaten şeytan gibisin, sen Allah'ı umursamıyor, emirlerini ciddiye almıyorsun ki!"

Muttakiler ise şeytanın geldiğinden haberdardırlar. Şu anda şeytan bizi fena halde gıdıklıyor, Hemen "euzubillahimine'ş-şetanirracim" dediğinde Şeytan da diyecek ki "Bu uyandı. Bunun gözü açıldı. Benim konuştuğumu kendi iç sesinden ayırt ediyor." Muttaki insan ayırt edince Allah'a sığınıyor. Cenabı Hak da şeytanı kovuyor. Sistem böyle işliyor. Konuşma bitmişti. Hakikaten bir paragraf sorularını andırıyordu. Yukarıdaki paragrafta akışı bozan cümle hangisidir ya da yukarıdaki paragrafı ikiye bölmek gerekirse gibi sorulara da benziyordu. Demek ki bir iç sesimiz var, bir de şeytanın vesvesesi... Bundan sonra nerede euzü-besmele çekeceğini anlamıştı. Hatta bunu her paragraf sorusunda deneseydi daha iyi olacaktı.

Bereketli bir kandil günü olacak bu gün, diye sevindi ve Türkçe testini çözmek için oturdu.