Graham ile daha sonra çok uzun turlarımız ve turlar esnasında yaptığımız kültürel sohbetlerimiz oldu.

Unutamadığım bir olay da; tur için kiraladığım fakat yanlış tamir sonucu 80 km ile giderken rotları kırılan arabayla yaptığım kazadan sonra hastaneye tüm akrabalarımdan önce gelerek bana yatağım başucunda ağlayarak söyledikleriydi.

"Berkay kardeşim, SelamunAleykum, I havebeenprayingforyou in the name of Allah youbelieve in and in the name of Muhammed youfollow since l learnttheaccident" (Kazayı öğrendiğimden beri senin için inandığın Allah'ın adıyla ve takip ettiğin Muhammed'in adıyla dua ediyorum).


Jean Jacques Rousseau öldü, Yaşasın Muhammed!


Eşime hep "SelamunAleykum Kız Kardeşim" diye selam verirdi. Türkçeyi öğrenmeyi çok seviyordu. Şeklen birkaç kez namaz kılmıştık beraberce. Ona basit bir şekilde Fatiha'yı, İhlas'ı, Kevser'i anlatmıştım.

Veda Hutbesini anlattığım zaman verdiği tepkiye hayran olmuştum;

"Graham bir agnostikti. Agnostikler birkaç çeşit gruba ayrılmışlardır, kimisi ateizme uyumlu Tanrı tanımazlar, kimisi Tanrı bilinmez diyenler, kimisi de Tanrı (Yaratıcı) vardır ama bunu anlatabilen din yoktur derler. Graham Tanrının varlığına inanan ama bunu hiçbir dinin açıklayamadığına inanlardandı, ta ki İslam'la tanışana kadar.

Peygamberimiz Muhammed Mustafa'yı bazı Müslümanları dahi kıskandıracak kadar seviyordu, lakin nihai kararını vermeyi hep erteliyordu. Bu kararını Bursa Ulu Camii'nde açıklamayı uygun görmüştü...


Evet başta da söylediğim gibi saat gece 2 sularını gösteriyordu telefonum ısrarla çalıyor ve benim açmam için adeta can çekişiyordu.


Telefonu açarken Graham'in o tok sesiyle "SelamunAleykum Kardeşim" demesini bekliyordum. Telefonun cevap verme tuşuna bastığımda karşıdaki ses tanıdıktı ama Graham değildi. Arayan Graham'in arkadaşlarından Chris'di.

Şaşırdım, Chris benim de arkadaşımdı ama beni hiç bu saatte aramamıştı. Chris, hastaneden yeni döndüklerini ve maalesef Graham'i ani bir kalp krizi sonucu kaybettiklerini söylediğinde donup kalmıştım.

İnanamadım. Graham'in hastaneden ne zaman taburcu edileceğini sordum. Chris benim şok geçirdiğimi anlamış, üzerine basa basa Graham'in öldüğünü defalarca anlatmaya çalışmıştı.

Telefonu kapatırken Hıristiyan olan Chris bana: "Selamun Aleykum Kardeşim" dedi.

O gece ağladım, ağladım, ağladım.

Yarını ya da yarından sonrayı garanti edecek bir senedi olan beklesin, olmayan...

Selam ve dua ile