Yüce Rabbimize hamd-u senalar, O'nun nebisi Efendimize salat-u selam olsun
İnegöl'ümüz ağırlıklı olarak bir sanayi şehri bununla birlikte esnafı, çiftçisi memuru ve diğer unsurlarıyla Türkiye'mizin birçok ilinden fazla nüfusa sahip ilçesi ve bununla beraber durgun giden işler, hesapta olmayan aksilikler şehrimiz insanının moralini bozuyor, nezaketi unutulup kabalığımızı meydana çıkıyor, insanlar etrafındakilere karşı kırıcı oluyor. Nihayetinde 'ahlak'ımız bozulmuş oluyor.
Güzel ahlakı terk etmemiz sebebiyle nefsimize ve şeytanımıza uyarak sınırları aşıyoruz.
Güzel ahlakı terk etmemizin altında yatan sebepler, alt alta yazılsa üzerine kitap yazılacak malzeme çıkar. Fakat işin özüne baktığımızda bu ahlaksızlığın temelinde merhametsizliğin yattığını görürüz. İnsan özünde iyidir. Ruhu berrak ve lezzetli su gibidir. Hem bünyesine hem manevi dünyasına şifadır.
NEDEN MERHAMETSİZ OLDUK?
Neden hiddetimizi, şiddete dönüştürür olduk?
İnsanda ahlakın olabilmesi, merhametle mümkündür. Merhamet ise; kaynağı Allah'tan gelen bir haslettir. Kişi Allah'ı hatırlamazsa, O'nun Esma ve sıfatlarının tecellisi üzerinden kalkmaya başlar. Bunun tabii getirisi olarak evinde, işinde bereket veya tecelliyat kalkar.
Elhamdülillah Müslüman'ız, Allah'a inanıyoruz diyoruz fakat işlerimize baktığımızda haşa Allah yokmuş gibi davranıyoruz. Dilimiz, kalbimizi onaylıyorsa neden Allah'ı gazaplandıracak işleri devam ettiriyoruz. Bu, "Ben Müslüman'ım" diyene yakışmaz. Malını yalanla satmaya, işini yalanla döndürmeye alışıyorsun. İşte bu haşa Allah yokmuş gibi davranmaktır. Dilimizde küfür, gıybet, işimizde fesat eksik olmuyor. Allah muhafaza! Bir insan böyle bir hayat tarzıyla vefat etse, kabirde imanını sorgulayan meleklere nasıl cevap verecek? Dünyadaki kazancın için imansızlık bedelini ödemek akıl karı mıdır?
O'nu her işimizde hatırlamanın, her alanda merhamet ve berekete kavuşmanın en kolay yolu ise Besmele'yi hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline getirmektir. Besmelede Yüce Rabbimizin "Rahman ve Rahim " sıfatları vardır ki sıklıkla söylenip hatırlandıkça Rabbimizle irtibatımız güçlenir.
" MERHAMETİN EKSİK İSE AHLAKIN DA EKSİK OLACAKTIR."
"..İnsanın merhamet sahibi olması ancak Hazreti Allah'ın Rahmaniyetinden haberdar olmasıyla mümkündür. (Edep Risalesi)
Ailemize karşı merhametli olmak, küçüğümüze şefkatli olmak durumundayız.
"Merhamet etmeyene merhamet olunmaz" buyuran Resul-u Ekrem Efendimizi hiç duymadık mı? Bize ne oluyor da, bu dini bize öğreten peygamberi dinlemiyor, dediğini uygulamıyoruz. Bu hadis-i şerifi tersinden okuduğumuzda; "merhametli insanlar hürmet görecektir" sonucunu çıkarırız. Hem de daha ahrete ulaşmadan.
Merhamet; sadece 'sevmek', 'acımak' değil, hizmet etmekle olur. Sevgi-şeftat ifadeleriyle dolu cümlelerin yerini yardım-hizmet peşinde koşan amellerimiz almadıkça "gerçek merhamet"li sayılmayız.
Cenabı Hakk her ibadette kulunun bir nur üzere olması ister. Her ibadetin ayrı ayrı hikmetleri, ayrı ayrı maddi- manevi hastalıkları tedavi edici hikmetleri mevcuttur.
Ey Rabbim, beni Rahmaniyetine ulaştıracak yollara ilet, rahmetinden uzaklaştırma ve dosdoğru olan yoluna ilet. Hem bu dünyada hem de ahrette bize rahmetinle muamelede bulun.Muhabbetle kalınız..
