İnegölspor, yeni teknik direktörü Taşkın Güngör ile taraftarının önüne çıktığı ilk maçı 3-0 gibi net bir skorla kazanarak haftalar sonra galip geldi ve oynadığı futbolla da taraftara umut verdi.

Maça 4-2-3-1 dizilişiyle başladı İnegölspor. Serhat Güller döneminden farklı olarak defans hattında Ali Aytemur'u, orta alanda Bülent Kocabey'i, hücumda da Fatih Şerifoğlu'nu kullandı Taşkın Hoca. Serhat Güller döneminden farklı olan tek şey oyuncu tercihleri değildi. Bana göre en önemli değişiklik mantaliteydi. Maçın başından itibaren önde baskı yaptı İnegölspor. Rakibe oyun kurma şansı vermedi, kaptığı topları da etkili kullanıp hücumda tehlike yarattı. Zaten ilk 20 dakikada skoru buldu ve sonrasında Karagümrük oyunu dengelese de İnegölspor ilk yarı boyunca kalesinde ciddi sayılabilecek bir pozisyon vermedi.

İkinci yarıda tempo biraz düştü. Yoğun yağıştan ağırlaşan zeminlerde oynamak kolay değildir. Nitekim İnegölspor da ilk yarıya göre daha sakin ama disiplinli oynayarak maç boyu hücumda etkili, savunmada da pozisyon vermeyen görüntüsüyle maçı 3-0 bitirmeyi başardı.

Geçtiğimiz maçlardaki oyun ve oyuncu tercihlerini eleştirmiştik. Orta saha oyuncularının etkisizliği, beklerin oyuna katılamaması ve forvet oyuncularının yeterince topla buluşamayıp üçüncü bölgede yalnız kalması eleştirdiğimiz diğer noktalardı. Tüm bu eksikleri maçın ilk 20 dakikasında kusursuz, geri kalan bölümünde -skorun da etkisiyle- çok iyi yaptı İnegölspor. Savunma sert ve diriydi.

Bilal Özdemir attığı iki golle Mustafa Vargel de mücadelesiyle alkış aldı. Takımın iki kaptanı maçın genelinde oyunu kurarken ilk topları Emrah Dağ veya Erdi Zengin'e teslim etti. Oyunu bu iki oyuncudan biri kurduğu için takım sahaya daha iyi yayıldı. Hücum bölgesindeki oyuncular top almak için çok geriye gelmek zorunda kalmadılar. Bu yüzden İnegölspor, rakip yarı sahaya geçtiği birçok pozisyonda etkili olmayı başardı. Bu iki oyuncunun performansı çok iyiydi. Özellikle Emrah Dağ inanılmaz mücadele etti ve aldığı topların birçoğunu olumlu kullanarak çok iyi bir performans gösterdi.

Önceki oynadığı maçlarda Bülent Kocabey savunmanın önüne kadar gelip top aldığında oyun sıkışır pas opsiyonları azalırdı. Taşkın Hoca bu maçta Bülent'i tamamen serbest bırakmış. Oyunda kaldığı süre boyunca çok etkiliydi. Demek ki oyuncu performansını artırmak için onu kendi mevkisinde oynatmak yeterliymiş.

Serhat Güller döneminde forma şansı bulamayan diğer isim Ali Aytemur da çok iyi bir performans gösterdi. Topu ayağına aldığında ilk tercihi her zaman kısa pas. Savunmada da hücumda da şu anki performansıyla diğer sol bek İlyas'ın çok çok önünde.

En önemli parantezi Fatih Şerifoğlu için açmak gerekiyor. Gümüşhane maçında izleme fırsatı bulduk ama kötü oyunda onun da kendini göstermesi biraz yüksek bir beklentiydi. Bu maçta mükemmel oynadı. Fatih'in sahada duruşu, koşuşu, topla ilişkileri ve son vuruşu "Ben iyi futbolcuyum" diyor resmen. Sezonun geri kalanında takımın önemli kozlarından biri olacak.

Maçı izleyen taraftarların tamamı gibi ben de takımın oyunundan memnun kaldım. Ağır zemine rağmen takımın topu yerden oynama ısrarını çok beğendim. Karagümrük maçı ölçü olmayabilir ama zaman içerisinde daha da iyi bir takım izleyeceğimizin sinyallerini aldık bu maçta. Umarım önümüzdeki maçlarda daha da iyi oyun ve skorlar görürüz.