Cep telefonu Türkiye'de ilk kez dönemin Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel tarafından 1993 yılında kullanıldı. Aradan 25 yıl geçmesine rağmen neden hala yerli telefonumuz yok? Bir vatan hainliğinin incelenmesi, buyrun !..

İlk telefonun Türkiye'de kullanıma geçmesinden sadece 9 ay sonra ASELSAN'da görevli 30 kişilik bir mühendis grubu ilk yerli telefonumuzu ürettiler. Telefonun adı "ASELSAN 1919" idi.

Takdir edersiniz ki o yıllarda Samsungmuş, Apple'mış hak getire.. Motorola, Ericsson ve Nokia gibi markalar revaçta. E tabi bir de dünyada cep telefonu üreten 9. ülkenin markası olarak ASELSAN çıkıyor bir de karşılarına.

Aselsan, ASELSAN 1919 markalı ilk telefonundan piyasaya 500 tane sürer. Çok az demeyin, o zamanlar cep telefonu kullanım oranı nüfusa oranla yüzde bir civarındaydı.. Ayrıca cep telefonu da oldukça pahalıydı tabi ki.

İlk 500 cep telefonunun iç piyasada kullanıma arzıyla telefondan çok memnun kalınır. İlerleyen ikinci mali çeyrek döneminde(3 Aylık dönem) 10 ülkeye 5.000'den fazla telefon ihraç edilir.

Toplamda 7500 küsür telefon üretmiş olan ASELSAN'ın ASELSAN 1919 adlı telefonu 1995 İngiltere teknoloji fuarında birinci seçilir. Nokia,Motorola,Ericsson gibi günün devlerinin de katıldığı teknoloji fuarında,ASELSAN'ın yaptığı telefon titreşim özelliğine sahip tek telefondur:)

Yani aslında bugün tüm dünyada kullanılan cep telefonlarındaki titreşim özelliğinin patenti Türkiye'ye aittir, fikir babası da Türk mühendislerdir. Bu patentten de çok paralar kazanılabilirdi, tabi bahsedeceğim ihanet olmasaydı:)

Birleşik Krallıkta alınan bu başarıdan teşvik olan ASELSAN, hemen 1920 ve 1923 modellerini çıkartmak için işe koyulur. İlerleyen modellerde daha büyük işler başarılması için Nokia'dan daha başarılı olmasına rağmen, ASELSAN'a oradan bir mühendis getirtilir..

Üretilmesi planlanan ASELSAN 1920 adlı telefonun dönemin telefonlarına göre gelişmiş olan versiyonu tam üretilecekken titreşim de dahil 1920'nin tüm özelliklerinin patentinin Nokia tarafından alındığı duyurulur.. 1920 üretimi mahkeme yoluyla engellenir..

Dönemin hükümeti ASELSAN'a sahip çıkmaz.. Patent olayından sonra Nokia'dan gelen mühendis istifa eder ve işine geri döner.. Buna öylece göz yumulur.. ASELSAN yılmaz ve patentlerin kullanım hakkını Nokia'dan alıp 1923 üretimine geçmeye başlar.

1923lerden 1000 adet üretilir. Dönemin bu tarz teknolojik aletlerinin halka dağıtımı Çukurova Holding'in KVK denilen kuruluşunun tekeli altındadır.Holding, 1923'leri satın alır;dağıtmaz ve stoklar.Stokladığı miktarın bedelini Nokia'dan alır ve yerine Nokia'yı piyasaya dağıtır.

Dolayısıyla Türk milleti kendi üretimi olan, "yerli ve milli" olan 1920 ve 1923'leri piyasada bulamaz hale gelir. ASELSAN zarara geçtiğinden bir süre sonra telefon üzerine teknoloji araştırmalarını bırakır ve sonuç olarak yerli telefon hayal olur..

Bir yorum: Eğer bu ihanetlerle karşılaşmamış olsaydık bugün çok yüksek teknolojilerde dünya devi bir telefon markamız olabilirdi. Bir not da bırakayım, Nokia'lı mühendis ASELSAN'a tehditlerle işe aldırılıyor. Tehditleri dönemin hükümeti yapıyor..Bunun adı Şirketokrasi'dir..

KAYNAK.. teknoseyir.com