TÖREN VE AÇILIŞ HASTALIĞI

Özel sektörde muhasebe ve pazarlama departmanlarında çalıştığım yıllarda toplantılarla alakalı şunu söylerlerdi: 'Müdürler toplantı yapmaktan iş yapamayacak hale geliyorlar'

Gerçekten de bunu gözlemliyorduk. Saatlerce süren toplantılar, konuşmalar, gelip giden içecekler yiyecekler...

Konuya ilişkin yapılan değerlendirmeler 1 saati aşmaz kesinlikle.

Kent Konseyi Gençlik Meclisi'nde görev aldığım için Başkanımız Burhan Alıcı'nın 'Toplantının 1 saatinden sonrası verimsiz kısmıdır' sözünü önemsiyorum açıkçası.

Kendisi de toplantılarını genelde 1 saatte bitirir. Zira 1 saatten sonra gereksiz ne kadar konu varsa konuşulur oluyor.

Konumuz toplantılar değil, konumuz açılışlar ve törenler. Açılış ve törenler de aynen bu toplantılar gibi. Uzadıkça verimsizleşiyor, can sıkıyor tabiri caizse bayıyor.

Geçtiğimiz günlerde Tahtaköprü'de güzel bir açılışa gittik.

Okul Aile Birliği güzel bir çalışmaya imza atmış. Gerçekten takdire şayan. Kendi aralarında para toplamışlar, Belediye'den destek istemişler, kooperatiften destek istemişler bütün okulu teknoloji ile donatmışlar. Bunun açılış törenine basın olarak biz de katıldık.

Geçtiğimiz yıl hatırlarsanız bir okulumuzun voleybolda Bursa'da başarılı olmasını sanki SBS sınavında Türkiye 1. olmuş gibi kutlamasını eleştirmiştim.

Törenler ve açılışlar gereksiz yere abartılınca eleştiri de kaçınılmaz oluyor. Bir de törenlerde ve açılışlarda bir sonraki konuşmacı sanki öncekisinden daha fazla konuşmalıymış gibi bir hava var.

İlk olarak okul müdürü konuşuyor 2 dakika. Bazılarına 2 dakika yetmiyor. Uzattıkça uzatıyor. Sonra Milli Eğitim Müdürü, sonra Başkan, sonra Milletvekili, sonra Kaymakam, geldiyse Vali, Bakan.

Aynı anda 30 farklı konuya giriyorlar, çıkıyor, dolaşıyorlar. Hele ki kış ayında iseniz yandınız.

Huzur İlköğretim Okulunun ek hizmet binası açılışında o çocuklar o soğukta 1 saat ayakta bekletildi.

Yazıktır günahtır. Hayırlı olsun, İnegöl'ümüze, Tahtaköprü'müze, Huzur Mahallemize hayırlı olsun deyin, geçin. Sonra protokolün hepsini konuşturmayıverin.

Açılış ve törenler gerçekten eziyet. Evet, biz basın mensupları için görev ama oradakiler için özellikle de minicik öğrenciler için hele bir de hava soğuksa tam bir eziyet.

Bu konuda protokolün biraz daha dikkatli olmasında özellikle de çocuklar varsa yaşlılar varsa bu konuya özen göstermesinde fayda var.

21 OCAK 2011-CEM TAŞKINER