Siyaset çözüm üretme sanatıdır. Bu çözümü öncelikle iktidardan beklersiniz. Eğer iktidar sorunları çözemiyorsa; demokrasilerde muhalefet ona yol gösterir. Çözüm yolunu anlatır.

Ulusal anlamda siyaset yapmak daha kolaydır.

Sadece meclis çatısı altında bir araya gelen insanlar, birbirleri hakkında çok ağır sözler sarf edebilirler. Zira onların belki bir kaç yıl sonra tekrar buluşma imkanları yoktur.

Fakat yerelde siyaset yaparken; dil, üslup olabildiğince önemli.

Zira aynı ilçede bir çok kereler bir araya gelip; yüz yüze baktığınız insanlara 3-5 oy daha fazla alacağım diye ağır sözler sarf etmenin bir anlamı olmadığını; geçen onca seçim aslında bize gösterdi.

Yakın zamana kadar İnegöl'de aklı başında, mantıklı ilçe başkanlarının birbirleriyle ilgili edepli, ahlaklı bir duruşları vardı.

Partilerin kendi aralarında ziyaretleri olur, insanlar parti rozetlerini bir kenara koyarak birbirleriyle iletişim kurabilirlerdi.

Fakat son günlerde bu iklimi bozanlar türedi. 2 koyun verip güdemeyeceklerin ilçe başkanı yapıldığı bir partinin eski başkanlarını arar olduk.

Efendilikleri, duruşlarıyla örnek olan o insanların yerini acaba bugün kiminle kavga edeyim diye düşünen kişiler aldı.

Üzülüyorum. Şahsım adına üzülmüyorum. Zaten o zihniyetten uzağım. Fakat o insanların emeği adına üzülüyorum.

Partilerini belli bir mesafeye getirmiş, hatta İnegöl'de 2.parti konumuna taşımış olanların o günleri mumla arayacakları bir noktaya doğru gitmelerine üzülüyorum.

Okulun mezunlar pilavını düzenleme amaçlı derneğin başkanı haricinde hayatında hiç bir başarı olmayan birine ne söz anlatıyorsun Cem diyebilirsiniz.

Okula siyaset girmemesi gerekirken; bacak kadar çocuğu 23 Nisan'da ilçe başkanlığı koltuğuna oturtup; aklınca mantıklı bir iş yaptığı zanneden, bir de bunu basına servis etmeye kalkan birine ne anlatıyorsun?

Başörtüsü konusunda ayetten rahatsız olana, savaştan kaçıp bu ülkeye sığınan insanlara düşmanca tavır sergileyene ne anlatabilirsin ki?

Belediyenin bilançosunda Atatürk'ün sözünü arayan, yevmiye kayıtlarında Onuncu Yıl Marşı bekleyen birine neyi izah edebilirsin ki?

Mehmet Akif gibi diyorum işte;

"Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?, Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum. Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim, Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim. Adam aldırmada geç git! , diyemem aldırırım. Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım"