Yıl 2013'tü.Dünyayı kontrol etmek isteyen güçler,değişik ülkelerde operasyonlar çekiyordu.Mesela Mısır'da darbe oluyor,Brezilya'da yolsuzluk bahanesiyle yönetim değişiyordu,Venezuela'nın seçilmiş devlet başkanına karşı darbe planlanıyordu.Aynı dönemde ülkemizde de YARGI DARBESİ planlanıyordu.İçimizdeki hainler PARALEL DEVLET olmuşlar,yargı ve emniyet içindeki HAŞHAŞİLERİNİ harekete geçirmişlerdi.Amaçları seçilmiş iktidarı,gayrimeşru yollarla indirmekti ki bunun adı darbe idi.

Ülkemizde yaşananlar uluslararası bir planın yansımasıydı.Olaya sadece içerden bakarsak göremeyeceğimiz gerçek buydu.

FETÖ denen yapı,yıllardır gizlediği asıl yüzünü ortaya çıkarmış ve devlete savaş açmıştı. Çünkü onlarca yıldır bu amaçla hazırlanmıştı.FETÖ'yü besleyen,FETÖ elebaşını ABD'de krallar gibi yaşatan güçler; artık zaman geldi,yeterli güce ulaştınız dediler.Türkiye'yi bizim avuçlarımıza teslim edin emrini verdiler. GLADYO-B olan FETÖ de harekete geçti.

Yaptıkları şeyi tanımlayan dilimizde tek bir kelime vardı:İhanet.

İhanetlerini sadece 17 Aralık'ta değil,sonrasında da defalarca tekrarladılar:MİT'e kumpas kurmak,ülkemizi teröre destek veren ülke olarak göstermek,vatandaşları bombalatıp iç karışıklık çıkarmaya çalışmak,Gezi İsyanı'nı el altından kışkırtmak,Hendek Olayları'nda asker ve polisimizi bilerek ölüme yollamak ve 15 Temmuz 2016'da ülkede darbe-işgal girişiminde bulunmak gibi nice ihanetin içinde oldular.

Bizim ülkemiz bu kadar değersizmidir ki bunca ihaneti kolayca unutuyoruz? Yapılan şeyler basit şeylermidir ki yapılanları yok sayıyoruz.Bunlar hiç yaşanmadımı ki devletin FETÖ'ye yaptığı operasyonları eleştiriyoruz.

Bunca ihaneti yapanlar PİŞMANMI oldular,hayır.Devlete ihanetten vazmı geçtiler,hayır.Hala sığındıkları batılı ülkelerde devletimiz aleyhine faaliyetlerine devam ediyorlar.Yalanlara,iftiralara,karalamalara devam ediyorlar.

Yurtiçinde de fitne çıkarmak için; özellikle (a)sosyal medyada çalışmaya,hergün yalanlar ve iftiralar üretmeye devam ediyorlar.

Bu kadar ihaneti yapan ve yapmaya devam edenlere,mahkemelerde hesap soruluyor diye neden rahatsız oluyor,neden FETÖ ve batılı ağababalarının algı operasyonlarına kanıyoruz.

Gölbaşı'nda özel harekatı bombalayıp, Onlarca polisi şehit eden FETÖ'cü,tüm belgelere ve görüntülere rağmen,pişkin pişkin:'Ben uyuyordum' diye inkar ediyor mahkemede.Diğer FETÖ haşhaşileri,haklarında karar veren mahkemeyi tehdit ediyor ve;'birgün gelecek biz sizi yargılayacağız'diyor.Bir diğeri pişkinlikte ve yalancılıkta o kadar ileri gidiyorki,kamera kayıtlarında kendisine gösterilen karısını bile tanımadığını söylüyor.Bu pişkin yalancılara güvenirken devlet kurumlarımıza güvenmiyorsak,kimin gazına geldiğimizi,zihinlerimizi kimlerin yönlendirdiğini düşünmemiz gerekiyor.

Hala içerde teşkilatlanmaya çalışıyorlar.Bu kadar pişkin ve yalancı olanlara,ihanetin her türlüsünü yapanlara,hangi gerekçeyle masum-madur sıfatını layık görüyoruz.Bunların yaptığı o ihanetleri bunlar değil de cinler veya uzaylılar mı yaptı?

Hala FETÖ'nün peşinde olanlar, 'hiç akletmezmisiniz' ki; ülkelerindeki müslümanlara saldıran,İslam düşmanlığında yarışan,İslamofobiyi körükleyen ülkeler neden burdan kaçan FETÖ mensuplarını ülkelerinde koruyorlar?

İhanet,yalancılık,inkar ve pişkinlik,körü körüne itaat,kula kulluk hayat tarzı olanları,vatan kavramını anlamayanları bırakalım batılı ağababaları savunsun.Çevremizdeki birkaç kişiye bakıp meseleyi yorumlamak hatasına da düşmeyelim.Mevzu küresel çapta bir operasyondur.Mevzu dine ve devlete yapılan büyük bir saldırıdır.Sözümüzle ve fiillerimizle,bu pişkin yalancı ve hainlerin değirmenine su taşımayalım.