İnegöl Belediyesi'nin Aile Hayatını İyileştirme Derneği (AHİD) işbirliğinde toplumun yapı taşı olan aile müessesesinin önemini ortaya koymak adına başlatılan Evlilik Okulu eğitimleri sürüyor. Eğitimler kapsamında Cuma akşamı Psikolog Yılmaz Gürkan İnegöllülerle buluştu. "Aile İçi İletişim" konulu seminer, Sani Konukoğlu Konferans Salonunda gerçekleştirildi.

Vatandaşların yoğun katılım gösterdiği konferansta aile kurumunun önemine vurgu yapan Psikolog Yılmaz Gürkan, katılımcılara; iletişim nedir, iletişim yöntemleri, iletişimin temel kuralları, anne baba ve genç arasında olumlu iletişimi engelleyen etmenler, neden dinlemeliyiz, nasıl daha iyi dinleriz, dinleme çeşitleri, etkin dinlemede sen-ben iletileri, iletişimde çatışma ve çözümleri konularında aktarımlarda bulundu.

KALİTELİ İLETİŞİME İHTİYACIMIZ VAR

Gürkan, ilişkinin niyetinin önemine de dikkat çekerek; "Nasıl bir düşünceyle başlıyoruz evliliğe? Anne baba olacağımızın garantisi yok. O yüzden bu ilişkinin niyetinde, bu ilişkiyi kurma ve sürdürmenin niyetinde herhangi bir problem yoksa o anne babalıkta karı-kocalıkta çok iyi gidiyor. İlişkiyi sürdürmek için kaliteli bir iletişime ihtiyacımız var. O da beden diliyle, sözle bir birini anlamaya çalışmak, çok iyi dinlemekten geçiyor" dedi.

Sözsüz iletişimin sözlü iletişimden daha önemli bir husus olduğunun da altını çizen Gürkan, "Peki, iletişimde sözlü iletişim mi sözsüz iletişim mi daha önemlidir? Sözsüz beden dili daha önemlidir. Çünkü henüz ağzımızdan bir söz çıkmadan, göz göze geldiğimizde iletişim başlar. Yani önce beden dilimiz. Hiçbir şey söylemeden o kişinin hareketinden, kaşından, gözünden, elinden, kolundan biz bir anlam çıkarıyoruz. O yüzden yüzde 60-70 civarında daha önemli. Söz çok önemli değil aslında. Çocuklarla iletişimde de aslında sizin ne söylediğiniz değil ne yaptığınız önemli. Sigara içme diyoruz ama kendimiz içiyoruz. O söz boşta kalıyor. Önce biz davranışlarımızla ilgili bir takım değişiklikler yapacağız. Anne-babaların davranışlarındaki tutumlar, çocukta hemen etki gösteriyor. Akli yeteneklere sahip olan, daha iyi düşünen, daha iyi deneyimlere sahip olan yetişkinlerdir. Çocuk daha çocuktur adı üstünde. Ergenlik 12 ila 22 yaşları arasında. 25 yaşına kadar beynin gelişimi devam ediyor. Dolayısıyla 25 yaşından önce alınacak kararlar çok sağlıklı olmayabilir. Erkek evliliği düşünenler varsa, en azından 23'ü beklesinler. Çünkü henüz daha gelişim bitmiyor. Sağlıklı kararlar alabilme yeteneklerine sahip değiliz" şeklinde konuştu.

ÇEKİRDEK AİLE BİRBİRİNE ÇOK BÜYÜK BİR BAĞLAMLA BAĞLANMALI

Yılmaz Gürkan, ailede dikkat edilmesi gereken bir diğer hususun da anne-babaların gereğinden fazla fedakarlık yapmaları olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Çocuklarını merkeze almaları ve bütün dünyalarını onların üzerine kurmaları. Evlilikte çocuk, evliliğin en önemli düşmanıdır aslında. Neden? Eğer sadece çocuk derseniz ve bütün dünyanızı onun üzerine kurarsanız evlilik sarsılmaya başlar. Çekirdek aile, o iki kişi ya da çocuk olursa üç kişi birbirine çok büyük bir bağlamla bağlanmalı."

Ankara Hamamönü: Tarihin izinde bir kültür mirası Ankara Hamamönü: Tarihin izinde bir kültür mirası

Konferans sonunda Belediye Başkan Yardımcısı Gülhan Şahin kürsüye çıkarak, kısa bir selamlama konuşması yaptı. Şahin, katılımcılara ve semineri veren Yılmaz Gürkan'a teşekkür etti. Konuşmanın ardından Psikolog Yılmaz Gürkan'a hediye takdimi yapıldı.