Özellikle Tanzimat'tan sonra batıya olan hayranlığımız, birçok alafranga ve kültürümüzle alakası olmayan davranışlar getirdi. Ve ne yazık ki son yıllarda teknolojinin dünyayı küçük bir köy haline getirmesi kültürümüzün yozlaşmasını hızlandırdı. Maatteessüf dinimize ters olan birçok ef'al ve ahval yaşamımıza girdi.
Peki ne oluyor da bu ef'al ve ahvalin yaşamımıza girmesine göz yumuyoruz?
Bu kültür emperyalizmine ne zaman dur diyeceğiz?
Dünya küçük bir köy olsa bile her mahallenin kendi delisini koruması gerekmez mi?
Peygamberimiz; "kim bir kavme benzerse onlardandır" buyurmuştur.
Bundan kastı elbette müspet ilimde benzemek değildir. Zira başka bir hadiste ise "ilim Çin'de de alınız" buyurmuştur.
Ama ne yazık ki biz batının müspet ilimin den faydalanmak yerine kültürünü benimsedik. Hatta öyle ki terakki etmenin kılık kıyafete bağlı olduğunu düşündük. Hangi akıl sahibi terakki etmeyi bez parçasına bağlayabilir ki?
Aslında batıyı bu kadar özenmemizin sebebi kendi öz kültürümüzü hakir görmemizden kaynaklanıyor.
Biz hakir olmadığımız halde kendimizi tahkir ediyoruz-mesela teknoloji için Avrupa yapar, Çin yapar biz yapamayız diyerek- kültür emperyalizmine zemin hazırlıyoruz. Kendi değerlerimizi değersizleştiriyoruz.
Kendi kitabımızı okumadan başkasının kitabını ezberliyoruz. Halbuki tozlanmış tarih kitaplarımızı biraz aralasak , kültürümüzün ulaştığı medeniyeti hayallerimizin üstünde bulabiliriz.
Her mahalle kendi delisini korumalı demiştim.
Bundan da anlayacağınız gibi amacım batı kültürünü hakir görmek değil, kendi kültürümüzü hakir görmeyi izale etmeye çalışmaktır. Her deli mahallesine güzel. Sizin deliniz size bizim delimiz bize ...
Nasıl ki kurban bayramında yedi batılının bir deveye girmesi bize tuhaf geliyorsa, bizimde onlara ait bayramlarda onların bayramlarını kendi aramızda kutlamamız onlara tuhaf geliyor.
Ve bu şekilde kendimizi onların gözünde onları taklit etmeye çalışan insanlar olarak gösteriyoruz
Bir yerleşmenin dini yapısı mabedinden, bir insanın dini ef'al ve ahvalinden belli olur.
Umarım iç mabedimizi koruyabiliriz. Umarım kültür emperyalizmini kültürümüzü yaşayarak ve yaşatarak devirebiliriz.
Müstakim İNCE