Samsun maçı değerlendirmesinde biraz geç de kalsak yine de birkaç satır karalamak lazım.

Gaziantep için söylediğimi Samsun için de söylemek zorundayım. Samsunspor bu ligin takımı değil.

Tanju, Serkan, Ertuğrul, Tümer, İlhan gibi yıldızları çıkaran büyük bir il takımının 2.ligde ne işi var diye soramadan edemiyorsunuz.

Muhtemel ki bu ligde de çok durmayacaklar. Eğer çok büyük bir hata yapmazlarsa şampiyon olarak bu gruptan çıkarlar.

İnegölspor maçına gelirsek; iki takımın arasındaki farkı daha ilk dakikadan itibaren görebiliyorsunuz.

Pas kaliteleri, sahaya diziliş, savunma dikkatleri, oyunu kurma becerileri, oyun ve oyuncu kalitesi her yönüyle üst düzeydi.

Bu tip takımlara karşı daha fazla mücadele ederek karşılık koyabilirsiniz ancak. İnegölspor bunu iyi yaptı fakat gücü de sınırlı açıkçası.

Bordo Beyazlıların Ertekin döneminden sonra Akyel dönemindeki artısı daha fazla istek ve mücadele oldu.

Bunu oyun kaliteleri ile de süslerlerse en azından Play-Off için iddialı bir takım olabiliriz.

Sürprizlere çok açık bir grupta mücadele ediyoruz. Gümüşhane ve bizim düşme hattına yakın olmamız, Sarıyer, Sancaktepe ve Bodrum'un zirve mücadelesi veriyor olmaları, küme düşer diyen Antep'in -6 puanla başlamasına rağmen bizden çok puan toplaması grubun sürprizleri arasında.

Ligin henüz 6.haftası. Oynanmamış 28 hafta var. Ligin ilk yarısını birkaç puan önde bitirip Play-Off oynayamayan takımlar gördük biz.

İnşallah Samsun maçındaki mücadelenin üstüne biraz da kalite koyarsak; önümüzdeki haftalarda beklediğimiz sonuçları alırız.

Son olarak Samsun'un 14 numarasına değinmemiz lazım. Çıkarken tüm tribünlere eşlik edip alkışladım.

İnegölspor'u 20 yıla yakın zamandır takip ediyorum. Şöyle bir orta saha izlemedim. Oyun zekası, ayağının içini dışını üstünü her türlü kullanabilmesi.

İzlerken inanılmaz keyif veren bir oyuncu. Fakat görüştüğüm bazı Samsunlular grafiği bir iyi bir kötü diyor.

Zaten bizim Türk futbolcusunda yetenek var da; devamlılık sıkıntılı. Onu da yapabilsek ne yetenekler çıkaracağız da...