Nasıl bir yaşlılık hayal ediyorsun? Çoğu zaman bu konuyu düşünürken buluyorum kendimi.

Geçen ay şehirler arası otobüs yolculuğu yaptığım sıralarda yan koltuğuma yaşı ilerlemiş güzel bir kadın oturdu.

İyi bir otobüs arkadaşıydı, tesadüfi bir şekilde sohbet etmeye başladık. Nasıl derler, kanımız ısındı sanırım birbirimize.

Sohbetimiz nasıl başladı, tam olarak bilemiyorum.

Emekli öğretmen olduğunu, emekli öğretmen olduktan sonra kendini boşlukta hissettiğini bir amacı bir uğraşı olması gerektiğini düşünmüş.

Ufak bir atölye açmış kendisine, ahşap boyama, kaplama, giydirme yapıyormuş. Sonra sonra çok da para kazanmış o güzel kadın bu işten.

Bunları anlattığı sırada gözümün ucuyla yan koltuğa bakarak, inanılmaz demiştim.

Çoğu insanın yapamadığını yapmış, hayata sımsıkı tutunmuş, ben yaşlandım deyip bir köşeye çekilmemiş.

Zamana inat ,savaş açmış sanki hayata. Gözünün altındaki morluklar ya da saçlarına düşmüş aklar, çalışmasına, başarılı olmasına engel olamamış.

Sohbetimiz devam ederken benim tebessümle onu dinlediğimi fark etmişti, heyecanlı bir şekilde, sever misin, meraklı mısındır dedi ahşap boyamaya?

Yok demiştim, ben azimli, hayata dair amacı olan insanları severim demiştim.

Ve tam o sırada; "Nasıl bir yaşlılık hayal ediyorsun?" sorusunun cevabını bulmuştum kendi içimde.

Ben de dedim, bu yaşı ilerlemiş güzel kadın gibi olurum. Böyle dedim kendi kendime; hayata dair bir amacım olur, yapacak illaki bir şey bulurum.

Kendi işini yapmaya çalışan, sevilen, sayılan, her sözü dinlemeye değer olan iyi bir yaşlı olurum.

Ya gözleri iyi görmeyen anneannem gibi el yordamıyla iyi kötü demeden, elişi örerim ya da babaannem gibi tarla toprak yaparım.

Fasulyelerim, biberlerim olur, her gün onları aşkla sular büyütürüm.

Allah benden son nefesimi almadan, iki fazla fidan dikerim tarlama, kimin yiyeceğini düşünmeden. Dünyada dikili bir fidanım olsun isterim

Son olarak; elinden gelenin en iyisini yapmamız, yapabilmemiz umuduyla tüm yaşı ilerlemiş güzel kadınlara ve tüm yaşı ilerlemiş yakışıklı erkeklere, sevgi ve saygıyla.

REYHAN GÜRCAN