Çocukluk yıllarımda babamın işi dolayısıyla İnegöle taşındık o yıllarda ve sonrasında nerelisin sorusuyla hep karşılaştım Atrvinliyim dedim arkasından gelen soru nesin olurdu Türküm, Türksün evet ama nesin Gürcümüsün Lazmısın devam eden soru olurdu babama sordum biz neyiz Gürcü olabiliriz dedi.Ama Gürcüler dil biliyor biz bilmiyoruz tam bir cevap veremedi. Sonrasında akıskalılar Sovyetler birliğinin dağılmasıyla Türküyeye göç ettiler baktım konuşmaları babaanneminkiinden çok farklı değil demek ki bir akrabalık bağı olmalıydı Akıskalı olduğumuza karar verdim fakat Akıskada bir yer adı tarihte bir millet adı hiç olmamış sonunda derinlemesine araştırdım köklerimizin orta asyada yaşayan Türk boylarından olan ve zamanla birleşen ve karınşan Kuman Kılpçaklar olduğunu anladım. Kumanlar ve kıpçak toplumu kardenizin kuzey ve doğusunda yaşarlardı bu bölgeye deşt-i kıpçak diyarı denirdi yani Romanyadan başlayıp Türmenistana kadar uzanan geniş bir bölğe burası. 10 cu ve 11 yüzyılda birleşetiler ve birlikte yaşamaya başladılar, en çok Ruslarla savaştılar çoğu kez onları yendiler Başlarında atabeg denilen kabile şefleri bulunurdu. Selçuklu baskısından bıkan ve Tiflis'i geri almayı düşünen Gürcülerin daveti üzerine, Kuzey Karadeniz Deşt-i Kıpçak diyarındaki Kumanlardan 50.000'e yakın Kuman ailesi (yaklaşık 300.000 kişi) Kırımlı Büyük Kıpçaklı Başbuğ Şaraga Han (Sarıcık) ın torunu Atraga Han (Atrak)önderliğinde Kafkaslar’dan Gürcistan ve Azerbaycan'a kadar indi (1118). Gürcü Kralına kızını veren Atraga Han beraberindeki Kumanlarla Batı Gürcistan'da Batum, Artvin , Çoruh vadisine yerleşti. Gürcü kralının isteği üzerine Kumanlar kurdukları 40.000 kişilik ordu ile Tiflis'i ağır bir kuşatmanın sonunda Selçuklu Devleti’nden geri aldılar (1123). Kumanların savaş becerisini gören Gürcüler tekrar Kuzey Karadeniz'deki Kumanlara haber yollayıp ülkelerine davet ettiler. Bunun üzerine 45.000 civarında Kuman ailesi (yaklaşık 250.000 kişi) "Sevinç Han"liderliğinde Gürcistan'a yerleşti (1195). Bu ikinci ve son iskân Kuzey Karadeniz, Deşt-i Kıpçak diyarından gelen son iskândır. Gürcistan'a ikinci Kuman göçünün ardından sayıları 800.000 e yaklaşan Kumanların yurtlanma sorunları baş gösterdi. Gürcü - Kıpçak karma ordusunun Başkomutanı Başbuğ "Kubasar" (Ters saldıran) Başkomutanlık konusunda Gürcülerle anlaşmazlığa düşmesi üzerine bazı Kuman beyleri "Kubasar Bey" in oymağı ve kendilerine bağlı oymakları alarak bugünkü Türkiye sınırları içerisine; Rize ve Trabzon sahil bölgelerine yerleştiler (1212). Trabzon İmparatorluğu’na vergi vermeyen Kumanlar, kralın Artvin'e uyarı amaçlı gönderdiği küçük bir orduyu imha etmekle kalmayıp; Trabzon'u basıp yağmalayarak karşılık verdiler. Ortodoks olan Kıpçaklar Osmanlı İmparatorluğu’nun bölgeye hâkim olmasıyla Müslümanlığa geçtiler. Gürcistan'daki Kuman beyleri çeşitli zamanlarda siyaset izleyerek varlıklarını sürdürmeye Orta kardeniz civarında yaşayan diğer kumanlar ise Moğol bozgunundan kurtulamadılar. 1237 yılında Batu Han idaresindeki Moğol-Tatar ordusu Yayık Nehri'ne doğru ilerlerken pek çok Kuman topluluğunu önüne kattı.Moğol hakimiyetine girmek istemeyen Kuman topluluklarından bir kısmı İtil Bulgar ülkesine sığınırken bir kısmıda itil'in batısına geçti. 1237'de Bulgar Ülkesini yakıp yıkan,1238'de Rusyanın kuzey kesimlerini tamamen ele geçiren Batu Han,1239'da Kumanların yoğun olarak bulunduğu Don-Doneç sahasına doğru ilerledi.Moğolların gücü karşısında tutunamayan Kumanların birçoğu yapılan savaşlarda öldü geriye kalanlardan bir kısmı Moğolların hakimiyetini kabul ederken büyük bir kısmıda Batıya Macaristan ve Balkanlara gitti, Balkanlara gelen Kumanların toplulukları Latin İmparatorluğu tarafından hizmete alındıkları gibi Bizans İmparatorluğu'da onların askeri yeteneklerinden faydalanma yoluna gitmiştir. 1239-1240'da Moğolların önünden kaçan kalabalık bir Kuman topluluğu kuru ot doldurdukları derileri sal olarak kullanmak suretiyle kadın ve çocukları ile birlikte Tuna'yı geçti.Yaklaşık 10000 kişilik bu grup uzunca bir süre Trakya'da yerleşebilecekleri uygun bir yer bulmak için gezip dolaştı.Bölgede başı boş halde dolaşan ve Etraftaki şehirleri yağmalayan Kumanların Bizans Arazilerine zarar vermelerini engellemek ve onların askeri yeteneklerinden faydalanmak isteyen İmparator III.Loannes,Bizans Hizmetine aldığı bu Kumanlardan bir kısmını Trakya ve Makedonya'da(Kumanova şehri makedonyada mevcuttur) bir kısmını da Anadoluda Mendenderes Havzasına(Menderes nehri ve çevresine) bir kısmını ise Frigya Sahasına (Günümüzde Ankara,Afyon,Eskişehir) bölgelerine yerleştirdi.Bugün bu illerdeki Kuman asıllı köyler bu tarihte Anadoluya girmiştir Günümüzde Artvin, Yusufeli, Ardanuç, Murgul, Şavşat, Posof, Tortum, Narman, Uzundere ve Oltu Türkiye'de Kıpçak(Ahıska) halk kültürünü yaşatan başlıca yerleşim yerleridir Moğol ordusun tarihte tek yenen bir kuman kılpçak olan Baybars olmuştur yine bugünkü cumhurbaşkanımızın da kuman kılpçak olduğunu düşünüyorum. Bu yazıyı okuyan değerli hemşerilerim artık siz nesiniz sorusuna biz kuman yada kılpçak soyluyuz rahatlıkla söylüyebirsiniz oda nedir diyenlere araştırın öğrenin diyebilirsiniz.