Cumartesi günü GençGazete'de, Ajansımızın yöneticilerinden Özgür Yıldırım ve yazarlarımızdan Vedat Baykay ile birlikte Recep Akakuş Hocayı ağırladık.

İnegöl tarihi ve kültürüne dair sohbet ettik. Tam 4 saat sürdü. Ne anlatıma doyduk ne de bilgiye. Ancak hocamızı daha fazla yormamak için bu kültür ziyafetini sonlandırmak durumunda kaldık. Devamı gelecek inşallah! Nasip olursa Hocamız, Eylül ayından itibaren yazıları ile GençGazete okurlarıyla birlikte olacak.

Yeni nesil pek tanımaz ama Recep Akakuş Hoca, İnegöl'de iz bırakan önemli isimlerden biri. İnegöl tarih ve kültürüne dair son dönemde yazılmış en önemli kitaplar O'na ait."Coğrafyadan Vatana İnegöl ve Alperenler" isimli 4 ciltlik eseri, İnegöl tarih ve kültürüne dair ne kadar eser varsa, ilk kaynaklara ulaşılarak taranarak oluşturulmuş çok önemli bir kaynak. Tavsiye ederim, mutlaka temin edin ve okuyun. Kütüphanenizde bulundurun.

Recep Hoca tek kelime ile İnegöl'ün hafızası. Müthiş bir araştırmacı. Verdiği bilgilerle şaşırtan bir yazar.Kendisi ilahiyatçı, üst düzey bürokrat. Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Emekli üyesi.

Recep Hocaya, dini eserlerinin yanında İnegöl tarih ve kültürüne olan özel ilgisinin sebebini sordum. Şunu anlattı: Bir gün İstanbul'dan İnegöl'e otobüsle gelirken, yanında oturan gençle tanışırken nerede okuduğunu sorar. O da Turgutalp Lisesi'nde okuduğunu söyler. Recep Hoca, öğrenciye okuduğu okula ismi verilen Turgut Alp'in kim olduğunu sorar. Öğrenci bilemez. İşte o an, Recep Hoca İnegöl tarih ve kültürünü araştırıp, gelecek nesillere aktarmaya karar verir. İşte bu sebeple yazdığı eserlerin başında İstiklal Marşından şu kıta yer alıyor:

Bastığın Yerleri, Toprak Diyerek Geçme Tanı!

Düşün! Altındaki Binlerce Kefensiz Yatanı.

Sen Şehid oğlusun; Yazıktır, İncitme! Atanı,

Verme ! Dünyaları Alsan da Bu Cennet Vatanı.

Recep Hoca'nın kitabındaki ithafı da şu şekilde: "Başta İnegöl'lü hemşehrilerim olmak üzere; tüm vatan toprakları üzerinde yaşayan ve tarih şuuruna sahip olma arzusu taşıyan
kardeşlerimin gönüllerinde - özellikle İnegöl'lü gençlerin gönlünde bir kent bilincinin oluşmasını sağlamak amacıyla, tarafımdan özgün bir çalışma yapılmış ve bu eser hazırlanmıştır."

Recep Hoca'ya, İnegöl tarih ve kültürü ile ilgili bu kadar bilinmeyen ve yazılmayan bilgiye nasıl ulaştığını da sordum. Onun da hikayesini anlattı;

"Atalarımız, Sebepsiz Kuş uçmaz demişler; gerçekten de doğru
söylemişler. Çünkü bendeniz de -durup dururken on beş yılımı- bu
yorucu çalışmaya vermiş değilim. Osmanlı Devleti'nin 700 üncü kuruluş yıl dönümü vesilesiyle yapılacak etkinliklere katkıda bulunmam
istenmiş ve Diyanet İşleri Başkanlığı adına, başkan yardımcısı Sayın
Sami Uslu imzasıyla, bir hutbe hazırlamam benden talep edilmiştir.
Yapılan talep, tarafımdan kabul edilmiş ve Osmanlı'nın Kuruluşunda Dini Değerlerin Yeri başlığı altında tarafımdan bir hutbe metni
hazırlanıştır. İşte elinizdeki kitabın temel öğesi,
1990'lı yıllarda hazırlamış olduğum bu hutbe metnidir. Bu metni hazırlarken gördüm ki İnegöl tarih ve kültürü konusunda eldeki kaynaklarımız yetersiz."

Ve Recep Hoca o günden itibaren İnegöl tarihi ile ilgili kaynak ve bilgi avcılığına başlar. 96 köy imamına ulaşarak bilgi toplar. İnegöl'ün köylerini dolaşarak, köy muhtarları başta olmak üzere köyün ileri gelenlerinden bilgi alır. Bu araştırmaları 15 yıl sürer. Araştırmalarını 70 yıllık kültürel birikimiyle birleştirir ve İnegöl'le ilgili eserini ortaya koyar.

Recep Hoca, 1938-İnegöl-Aşağıballık Köyü doğumlu. Köyde Çanakkale Şehidi dedesi adına bir camide yaptırmışlar. Caminin inşaatında Osmanlı mimarisini dikkate aldıklarını söyledi. En kısa sürede köyüne giderek yaptırdıkları camiyi de inceleyeceğim inşallah.

Recep Hoca, 80 yaşında bir ilim çınarı. Allah sağlık ve uzun ömür versin. Özellikle Belediyemiz ve Milli Eğitim Müdürlüğümüz, bu değerimizi yitirmeden öğrencilerle, gençlerle buluşturacak çalışmalar yapmalı.