10 yıl önce…
Tarih; 21 Mart 2005
O tarihte GençGazete şu manşetle çıkar:
“İnegöl Nihayet Müzeye kavuşuyor.”
Tarihi, milattan öncesine ulaşan, binlerce yıllık geçmişi olan, 72 millete yurt olan, kültür zenginliği ile dikkat çeken İnegöl’de o tarihte müze yoktur.
İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, bu önemli eksikliği gidermek için kolları sıvar.
Müze yapılması düşünülen bina tarihi bir binadır.
1,5 asırlık bir yaşa sahip olan bina 1927 yılına kadar otel olarak kullanılmıştır.
Bu bina 1927 yılında Belediye tarafından satın alınmış ve 1988 yılına kadar Belediye binası olarak kullanılmıştır.
1988 yılından sonra Belediye birimlerine ev sahipliği yapan tarihi bina, bugün İnegöl Kent Müzesi olarak hizmet vermektedir.
2005 yılında sıfırdan başlayan bu büyük proje, 3 senede hayat bulur.
O tarihte adeta dökülen, yıkılmaya yüz tutmuş bina bugün İnegöl’ün tarihine ışık tutmaktadır.
Bugün İnegöl Kent Müzesi ziyaretçilerini, asırlar öncesine doğru yolculuğa çıkarmaya devam ediyor.
Tartışmasız Başkan Aktaş, 3 dönem İnegöl’de Belediye Başkanı seçilerek İnegöl tarihine geçmiştir.
Başkan Aktaş, yaptıkları ve mesajları ile son 10 yılda İnegöl’ün bir numaralı gündemi olmuş isimdir ve son döneminde gündem olmaya da devam ediyor.
Başkan Aktaş söz konusu olduğunda birçok hizmeti masaya yatırılabilir.
Seveni vardır, sevmeyeni vardır, Başkan Aktaş’ın yaptıkları ortada.
Ancak ben yeri gelmişken özellikle Kent Müzesi’ne dikkat çekmek istiyorum.
Bana göre; Başkan Aktaş’ın, muhalefetin bile alkışladığı ve takdir ettiği en önemli eseri; İnegöl Kent Müzesi’dir.
İnegöl’ün müzesi, Türkiye’de açılan ilk ilçe kent Müzesi olarak örnek gösterilmiş ve bir çok ödül almıştır.
Halkımızın gönüllü katılımının sağlanması ve obje bağışlarının toplanması açısından da tüm kentlere örnek gösterilecek bir organizasyondur.
Müzenin bitişiğinde yapılan Türkiye’nin ilk; Ağaç işçiliği ve Mobilya Müzesi de yine çok büyük bir başarı hikâyesine sahip.
Kent Müzesi’nin mimarlarını burada bir bir saymayacağım. Müze’nin girişinde isimlerini görebilirsiniz.
Ancak Başkan Aktaş ile birlikte, bu projede önemli bir yere sahip olan Belediye Meclis üyesi Nedim Bayram’ı da anmadan geçemeyeceğim.
Elbet bu yazıyı yazan, bu yazıya konu olan ve bu yazıyı okuyanlar bir gün toprak olacak…
Asıl mesele; geride güzel bir iz ve eser bırakabilmek…
Bu anlamda Kent Müzesi’nin mimarları ne kadar gurur duysular azdır.
Kentim ve kendim adına teşekkürü borç biliyorum.
Emeğinize sağlık.