Evet,İnegöl’deAliyaİzzetbegoviç’e dair dinlemek de ne güzel…
Evet,Aliyaİzzetbegoviç muhabbeti yapmak ne kadar da özel…
Evet,Aliyaİzzetbegoviç’in hayatından yeni kesitler duymak ve paylaşmak da ne kadar bilgilendirici…
Bütün bunları Bosna’ya ve Bosna’nın ait olduğu medeniyete hayatını vakfetmiş olan Süleyman Gündüz’den dinlemekte çok anlamlıydı.
Aliyaİzzetbegoviç’i anma programı düzenleyen Bosna-Hersek Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Nevzat Sert Bey’e ve yönetimine öncelikle canı gönülden teşekkür ederim.
Bütün bunları bir Boşnak olarak söylemiyorum. Bir Boşnak ve Aliya dostu olarak söylüyorum.
İnsanı düşünceleri üzerinden tanıyan biri olarak benim için düşünceleri yaşayan adamı, ölümü üzerinden gündeme taşımakta güzeldi.Benim için Aliyaİzzetbegoviç’i tanımak aydınlanmaktı.
Aliya’ya ait 1990’lı yıllarda okuduğum ilk eseri Doğu ve Batı arasında İslam idi.Kitabı okuduktan sonra ,kitabın isminin bende oluşturduğu ufuk,düşünce ve bilinç Aliya’nın insanlığın değeri olduğunu düşündürdü.Yani kitabın adı ‘Doğu ve Batı’ idi ama Aliyadoğununda-batınında değeri idi.Aliya insanlık adına da, İslam adına da bilginin hayata aktarılması adına da, sabır adına da ,milletine ve dinine adanmışlık adına da bir değerdir.
Evet Aliya yer ve zaman fark etmeksizin mensubu olduğu medeniyet adına düşünecek,söylenecek ve yaşanacak ne var ise ona hayatını adamış ve gerçekleştirmiş kişidir.Aliya’ya ait yazmak,konuşmak ve dinlemek hep beni heyecanlandırdı.
Aliya iyi bir müslümandı.Sabrı biliyordu,tevekkül ediyordu,ilim tahsil ediyordu.Onu hayatına tatbik ediyordu,hayatlara tatbik ediyordu.İnsanlığa ve Müslümanlığa ait kaygısı olan herkesin ondan dinleyeceği sözleri,örnek alacağı bir yaşantısı vardı.EvetAliya bir rehberdi.
Yaşanmış neyi varsa hayatında, İslam terbiyesinden geçirmiş, bilgi ve erdemle anlam yüklemiştir.
Aliya benim için hayatı Müslümanca düşünce üzerinden algılamış,anlamlandırmış ve yaşamış bir örnektir.
Müslüman dünyanın zihin ve gönül dünyasına değer katmış bir bilgedir.Her ne kadar ona ‘Bilge Kral’deselerde oda krallığı kendine hiç yakıştırmadı.Tevazu içinde yaşamış erdemli bir yöneticiydi.
Aliya’ya ait ne kadar söz söylesem, ne kadar da örneklesem ,Aliya’yı anlatmış olamam.Kısaca benim için Aliya bir medeniyetti.
Evet ,Aliya’ya ait ailemden bir yaşanmışlık…
‘Sevgili kızım Melike geçen yıl İstanbul dönüşünde:’Babacım sana ajanda aldım.’dedi.Hayıflandım.Genelde bana bir hediye alınacaksa bu bir kitap ya da dergi olurdu.Evet ajandayı elime aldım.Ajandanın üzerinde Aliya’nın karlı havada,bereli,dua eden resmi ve şu sözleri vardı.
’Kuran …
Edebiyat kitabı değil,hayattır.
Dolayısıyla ona bir düşünce tarzı değil bir yaşama tarzı olarak bakılmalıdır..’vardı.
Yüreğim sızladı.O gün eve kızımla birlikte beraber Aliya da gelmişti.ZihnimdeAliya’ya ait birikmiş bilgiyle Aliya’ya ait duygularım birbirine karıştı.Ajandanın ilk sayfasında ‘Sevgili Babama’yazıyordu.Ajanda çizgisiz beyaz kağıttan oluşuyordu.Bende aşağıdaki satırları ekledim ve ajandayı kullanmadan arşivime kaldırdım.
Kuzumun hediye etmiş olduğu ajandayı elime alıyorum…
Kapağında bereli bilge adam…
Hangi kelime ile izah etsem eksik kalıyor…
Onu tarif etmek benim haddime değildir düşüncesi tedirginliğime karışıyor.
O ,benim için ete kemiğe bürünmüş,bizimle beraber yaşayan duygu , düşünce ve eylemdir.
Ajanda da çizgisiz ama kelimelerle yazılmayanlar yazılıydı.Ancak özel olarak korumalıydım,yazmaya da Aliya’ya ait duygularımı yazarak başladım.
Sağol kuzum…
İnsan ve kul olmak üzerinden hayatı anlamlandırmış bilge kral üzerinden yüreğime dokunduğundan için sağol kuzucum.’
Bilge Kral bizde hep yaşadı ve yaşamaya da devam ediyor.
Sağol Bilge Kral.Senden komşuluğa kabulünü bekliyoruz.(19.11.2013 tarihinde yayımlanmıştır)
