Yazın artan hava sıcaklıkları, özellikle hastaları daha da tedirgin ediyor. Nem ile birlikte hissedilen sıcaklığın birkaç derece daha arttığı bu günlerde uzmanlar, kalp krizine karşı uyarıyor.
Uzman Dr. Afşin Çulhaoğlu;
"Sıcak ve nemli havaların özellikle kalp damar hastaları, hipertansiyon ve kalp yetersizliği olan hastalar için artan riski de beraberinde getirdiği unutulmamalıdır. Vücut ısısını sabit tutan en önemli mekanizma ciltteki kan dolaşımıdır. Cildi besleyen damarlar soğukta büzüşür, sıcakta ise genişler ve bu yolla vücut ısısını korumaya çalışır. Buda kimi zaman kalbin daha fazla mesai yapmasına sebep olur" dedi.
SICAKLAR HASTALARI ETKİLİYOR
Sıcak havaların can kaybına neden olabildiğine dikkat çeken Çulhaoğlu;
"Özellikle 65 yaş üstü kişilerde her 1 derece sıcaklık artışı ölüm oranında %2 artışa sebep olabilmektedir. Sıcaklık artışları erkeklerde 60-65 yaş kadınlarda ise 65-70 yaş grubundaki hastaları daha çok etkilemektedir. İlginç olarak hava sıcaklığının 30 dereceyi aşmasıyla birlikte 50-65 yaş arası kişilerin hastaneye başvurma oranlarında yükselmektedir. Sıcak havalarda su ve tuz kaybı daha fazla olup, kanın koyulaşmasına sebep olmaktadır."
"Vücut suyu tutmaya çalışken damarlarda kasılmaya sebep olabilir. Su tutulunca da tansiyon artabilir bu da kalbin fazladan çalışmasına sebep olur. Beraberinde kalp yetmezliği hastalarında durum kötüleşip hayati organların kanlanması, bozulup hayatı tehdit edici durumlar oluşabilir" diye konuştu.
BOL SIVI VE HAFİF BESLENME
Dr. Afşin Çulhaoğlu, Yaz mevsiminde kalp sağlığını korumak için yağlı ve bol kalorili yiyeceklerden kaçınılması, taze sebze ve meyve tüketilmesi gerektiğini de söyleyerek alınması gereken önlemleri şöyle sıraladı;
"Özellikle sıcak havalarda alkol, tüketilmemelidir. Güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde dışarı çıkmamaya gayret edilmelidir. Günde 2-3 litre su tüketilmelidir. Açık renkli, hafif, pamuklu, rahat ve bol, terleme ile vücut sıcaklığının dengelenmesine yardımcı giysiler kullanılmalıdır. Sıcak havalara girilmeden kalp muayenesinin yapılarak mevcut kalp durumunun değerlendirilmesi ve ilaçların doz ve kullanım şekillerinin yeniden ayarlanmasının uygun olacağı unutulmamalıdır."
